Müsilaj bahane, engelleme şahane!
Biri size “İktidarın çevre konusundaki duyarlılığı konusunda ne düşünüyorsunuz” diye sorsa ne yanıt verirsiniz?İktidar destekçisiyseniz hemen Çevre Bakanlığı’nın ismine...
Biri size “İktidarın çevre konusundaki duyarlılığı konusunda ne düşünüyorsunuz” diye sorsa ne yanıt verirsiniz?
İktidar destekçisiyseniz hemen Çevre Bakanlığı’nın ismine “İklim Değişikliği” ifadesinin eklendiğini, karbon emisyonuyla ilgili uluslararası anlaşmalara bağlılığın ortaya konulduğunu anımsatırsınız. Cumhurbaşkanlığı’nın yürüttüğü “sıfır atık” projesini översiniz.
Muhalifseniz, Avrupa’nın çöpünü Anadolu’ya yığan bir iktidarın “ıfır atık” projesinin anlamsız olduğunu söylersiniz. Betonlaşmaya dikkat çeker, ormanlara, derelere, dağlara yapılan çevre düşmanı yatırımlarını ve çevre katliamlarını sıralar durursunuz. Büyük kentlere yönelik ihanetlere dikkat çekersiniz.
Bir gazeteci olarak Marmara Denizi’ni etkisi altına alan müsilaj sorunundan sonra 4 Kasım 2021 günü yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle Marmara Denizi’nde bir bölgelin (sahili olan 7 şehrin kıyılarını, Marmara Adasını, Erdek’i ve İstanbul’un Adalar İlçesinin tamamını kapsayacak şekilde) “özel çevre koruma bölgesi” (ÖÇKB) ilan edilmesine sevinmiş, devletin, Marmara’da duruma müdahale etmesinin çok önemli olduğuna...