Propagandası iktidara, bedeli millete!
Şu soruyu sorma hakkımız olmaz mı?
Kanada, Fransa, Finlandiya, Danimarka, Almanya, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri büyükelçilerinin iş adamı Osman Kavala’nın uzun tutukluluğuna dair açıklamasının yarattığı kriz sürüyor.
En son açıklama Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan geldi.
Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na bu 10 ülkenin Ankara’daki büyükelçilerinin “istenmeyen kişi – Persona non grata-” ilan edilmesi talimatı verdiğini açıkladı.
★★★
Böyle bir adımın nasıl sonuçlar doğuracağını Dışişleri Bakanlığı’na yeni girmiş aday meslek memurları dahi bilir.
Her şeyden önce bu 10 ülkeden yedisi (ABD, Kanada Fransa, Almanya, Hollanda, Norveç ve Danimarka) Türkiye’nin de üyesi olduğu NATO’nun üyesi.
Bu on ülkeden ikisi (ABD ve Fransa), Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri (Diğer üçü de Rusya, Çin ve Birleşik Krallık)
Bu ülkelerden dördü (Almanya, ABD, Fransa ve Hollanda), Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı 10 ülke arasında yer alıyor. Sadece bu dört ülkeye yapılan ihracat Türkiye'nin toplam ihracatının yaklaşık dörtte birini oluşturuyor. Bu ülkelere diğer 6 ülkeyi de eklersek, o oran üçte biri buluyor.
Türkiye'nin ihracatının yaklaşık yarısı da Avrupa Birliği'ne yapılıyor.
★★★
Bugün Erdoğan'ın ısrar ettiğini ve Dışişleri Bakanlığı'nın bu 10 ülkenin büyükelçilerini “istenmeyen kişi” ilan edip evlerine gönderdiğini düşünün.
Ne olur dersiniz?
Diplomaside “Karşılıklılık – Mütekabiliyet- “ esastır.
O on ülke de Türkiye'nin kendi başkentlerindeki büyükelçilerini sınır dışı eder.
Bu, on ülkeyle ilişkilerin birden “maslahatgüzar seviyesine” inmesine neden olur.