Yeşil ve mavi düşlerden bize kalan
Bugün bir sanat etkinliği yazacağım.Ancak yazmadan önce karşımda açık olan televizyonda gördüğüm bir haberin düşündürdüklerinden söz edeceğim. Çünkü o haber, yazmak istediğim...
Bugün bir sanat etkinliği yazacağım.
Ancak yazmadan önce karşımda açık olan televizyonda gördüğüm bir haberin düşündürdüklerinden söz edeceğim. Çünkü o haber, yazmak istediğim sanat etkinliğiyle bire bir örtüşüyordu.
Haberin televizyoncuların “KJ” dedikleri alt yazı bölümünde “Van gölü 1 km çekildi” yazıyordu. Ekranda konuşan uzman, gölün belli dönemlerde çekildiğini ama o normal çekilmenin hiç bu kadar olmadığını anlatmaya çalışıyordu. Belki de 20 sene sonra 1 km 10 km olacaktı. Kim bilir?
Aklıma Kars’taki yaylamızda, evdekilere haber vermeden yüzmek için kaçıp kaçıp gittiğimiz, kağıttan gemiler yüzdürdüğümüz, hayvanları yıkadığımız küçük göl geldi.
2 bin 300 metre yüksekte bir gölün kıymetini bilemeyecek yaştaydık ve daha biz o yaştayken, henüz okumak, hayata tutunmak için büyük kentlere göç etmemişken kayboldu gitti.
Kimse neden kuruduğunu sorgulamadı, üzerinde dahi durulmadı.