AK Parti’yi kemiren Ortaçağlı ve bölücü müttefikleri
ABD ile işbirliği, yakın zamana kadar Atlantik sistemine bağlı partiler içinde iktidar anahtarı idi. Ama o devir arkada kalmıştır. Artık Türkiye’de ABD emperyalizmine direnen partilerin iktidar dönemine girmiş...
ABD ile işbirliği, yakın zamana kadar Atlantik sistemine bağlı partiler içinde iktidar anahtarı idi. Ama o devir arkada kalmıştır. Artık Türkiye’de ABD emperyalizmine direnen partilerin iktidar dönemine girmiş bulunuyoruz. AK Parti’nin bu süreci anlayacak zihinsel birikimden yoksun olduğu ortaya çıktı.
22 yıla yaklaşan iktidar dönemi, AK Parti’de kibir yorgunluğu oluşturdu. Kibirdir yorulup yollarda kalan! Şimdi AK Parti, ABD ve İsrail işbirliği yolunda güç kaybetmekte ve yollarda kalmaktadır.
Yolsuzluk da AK Parti’nin yollarda kalmasına neden oluyor. Aslında yolsuzluk, Atlantik sistemine bağlılığın kaçınılmaz eylemidir. Bugün yürürlükte olan sistem, kapitalizmin yükseliş dönemindeki rekâbet ve serbest piyasa sistemi değil, emperyalizm döneminin vurgun sistemidir.
AK Parti bu ağır yükler altında zihinsel ağırlıklardan kurtuldu. Önüne konan çareler, onu daha derin açmazlara sürüklemektedir.
AK Parti’nin çarelerini kendisi değil, içindeki Amerikancılar bulmaktadır. Fethullah Gülen gitti, Abdullah Gül gitti, Babacan gitti, Davutoğlu gitti, ancak AK Parti içindeki ABD ve İsrail bir türlü bitmedi.
2023 baharında ABD, tarihî ve stratejik bir hata yaptı. Vatan Partisi’nin Üreticilerin Millî Hükümeti için ittifak önerisini reddederek, çağdaş ve üreten Türkiye’nin güçlerine sırtını döndü.