Muhalefet, iktidarın sorumluluğunu paylaşmaz
Bugün Türkiye’de Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) diye bir siyasi parti kaldığını sanmıyorum. Çünkü “parti” içinde aynı şeyden birden fazla bulunan “küme” demektir. Bu şey, malzeme de olabilir, insan da. “Malları parti parti sevk etmek” malları teker teker veya hepsini bir seferde değil, kümeleyip yollamaktır.
Bir yere parti parti gitmek, gruplar halinde yola çıkmak demektir. Necmettin Erbakan’ın “milli yani dini” görüş çizgisinden yürüyen insanların bir kısmı, şartların zorlamasıyla 2001 yılında yeni bir “siyasi parti” oluşturdu. Kısa sürede iktidara gelen bu partinin ağır ağabeyleri zamanla dağıldı. Geriye sadece, unvanı cumhurbaşkanı olan tek bir kişi; Başkan Erdoğan kaldı. Böylece AKP “parti” olmaktan çıktı ve bir başkan ile çevresinde onun emirlerini uygulayan yüksek memurlar kümesi halini aldı. Çetin Altan ustamızın deyişiyle “Bir şey öyle olmuşsa, başka türlü olamadığı içindir”. Demek ki, bu “sosyal yapı” bu sonucu doğuruyor.