Ya cari açık, o kadar açık değilse

Perşembe günkü yazımda başladığım “cari işlemler açığı, sadece cari işlemlerden doğmuyor” hipotezini irdelemeyi sürdürüyorum. Herkes “hastalık teşhis edilmeden, tedaviye...

Perşembe günkü yazımda başladığım “cari işlemler açığı, sadece cari işlemlerden doğmuyor” hipotezini irdelemeyi sürdürüyorum. Herkes “hastalık teşhis edilmeden, tedaviye başlanmaz” gibi mantıkî bir cümleyi tereddütsüz onaylar. İktisatçılar da bu lafa bayılır. Ancak özelikle iktisatta, sorunu (hastalığı) teşhis etmek zordur.  Çünkü semptomlar birden fazla sorundan kaynaklanabilir. Zaten bu yüzden iktisatçılar çoğu kez semptomu sorunun kendisi kabul eder. Mesela “enflasyon” ve “cari işlemler açığı” Türkiye ekonomisinin iki kronik sorunudur denir. Gerçi “semptom-sorun” ilişkisi bir yumak gibi gerilere kadar gider. Onun için bütünsel analizde “sebep” değil “kök sebep” bulunmaya çalışılır. Acaba:

Enflasyon ve cari açık sorun mudur yoksa semptom mudur?

Bunlar sorun değil semptomsa, sebep olan sorun veya sorunlar nelerdir?

Bu iki semptom, tek mi yoksa iki ayrı sorunun varlığına mı işaret etmektedir?

★★★

İktisat biliminin inşa edildiği tek paralı ekonomilerde ve bilhassa para biriminin altın olduğu veya altına bağlandığı...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bangladeş’in ekonomik mucizesi 22 Ağustos 2024 | 1.525 Okunma Refah azaltan büyüme 08 Ağustos 2024 | 1.312 Okunma Döviz rezervi arttıkça rezerv ihtiyacı da artıyor 11 Temmuz 2024 | 3.030 Okunma Vergi salmak devlete mahsustur 07 Temmuz 2024 | 1.453 Okunma Berlin Bildirgesi 04 Temmuz 2024 | 2.416 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar