CHP’nin liyakatla imtihanı

Siyasal ve toplumsal yozlaşmanın birincil ve en önemli nedenlerinden birisi olan “Nepotizm” yani “kayırmacılık” hastalığı üzerine peş peşe iki yazı yazdım. Bugün de bu konuya “liyakat ve...

Siyasal ve toplumsal yozlaşmanın birincil ve en önemli nedenlerinden birisi olan “Nepotizm” yani “kayırmacılık” hastalığı üzerine peş peşe iki yazı yazdım. Bugün de bu konuya “liyakat ve ehliyet” kuralının önemi üzerinden devam etmek istiyorum. Çünkü “kayırmacılık” virüsünün tek ve en önemli panzehri “liyakat” ve “ehliyet” ilkesidir. Peki “liyakat ve ehliyet” ilkesi tek başına yeterli midir? Bu sorunun cevabına sert tepkilere neden olan güncel bir “atama” üzerinden bakalım:  İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun  İSBAK Genel Müdürlüğü’ne atadığı Bahattin Yetkin’in ismi İmamoğlu’na oy veren tabanın büyük bir kesiminde sert tepkilere neden oldu. Nitekim CHP İl örgütünün kamuoyunda oluşan tepkilere destek vermesi üzerine İSBAK Genel Müdürlüğü’ne atanan Bahattin Yetkin istifa etmek zorunda kaldı. Ancak benim gözlemime göre CHP tabanını asıl öfkelendiren husus İmamoğlu’nun atadığı ismi savunurken “siyasi unsurlara takılmadık” ifadesini kullanması oldu. Yani CHP tabanındaki öfkeli kitle gösterdiği tepki ile İmamoğlu’na “siyasi unsurlara takılacaksın” dedi. Sorun şu ki tam da toplumsal yozlaşmaya ve çürümeye neden olan “kayırmacılık” hastalığını tartışırken CHP’ye yakın kimi sağduyulu aydınlar da İmamoğlu’nun “siyasi unsurlara takılmadık” sözüne tepki gösterenler arasında yer aldı. Soru şu: Siyasi partiler gücü ele geçirdiği iktidar makamlarında “siyasi unsurlara takılmaya” yani “partizanlık” yapmaya devam edeceklerse ülkemizde vahim boyutlara tırmanan “kayırmacılık” sorunu nasıl çözülecek? Bir partizanlık gidip başka bir partizanlık gelecekse Türkiye’de hukuk devleti, kanunlar karşısında eşitlik ve ehliyet ve liyakat ilkeleri nasıl hayata geçirilecek? Kamu kurumlarında ki toplumsal kutuplaşmaya da sebep olan eş-dost-akraba kayırmacılığı yer mi değiştirsin yoksa bu sorun köklü bir şekilde çözülsün mü? *** Oysa ki gösterilen tepkiler haklılık zemininde kalabilir ve Bahattin Yetkin haklı tepkiler üzerine istifa edebilirdi. Kim ne derse desin Bahattin Yetkin’i “liyakat ve ehliyet” ilkesi üzerinden değerlendiren İmamoğlu’nun yaklaşımı takdire şayandır.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Teşekkürler UCM… 22 Kasım 2024 | 120 Okunma Adalet Bakanı o soruyu Maliye Bakanı’na sorsun 19 Kasım 2024 | 505 Okunma Dicle kenarında kurt koyunu kapsa… 15 Kasım 2024 | 302 Okunma Evet, yargı sisteminde sorun var hem de sorun çok büyük… 13 Kasım 2024 | 503 Okunma Erdoğan ve Bahçeli’nin bilek güreşi… 08 Kasım 2024 | 742 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar