“Hep söylediğim gibi… Bu bir defa kesin…”
Karar Gazetesi Yazarı Elif Çakır’ın bugünkü (21.01.2022)’’ “Hep söylediğim gibi… Bu bir defa kesin…” başlıklı yazısı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arnavutluk ziyareti dönüşünde beraberindeki gazetecilere “biliyorsunuz benim bir iddiam var” diyerek “faiz sebep, enflasyon neticedir” tezini yinelemiş ve bu tezin neticesinin kendini gösterdiğini, enflasyonun düşüşe geçtiğini söylemiş.
Sayın Erdoğan tezinin neticesinin kendini gösterdiğini iddia ediyor. Ortaya çıkan bir netice var doğru, Merkez Bankası faizi düşürdükçe enflasyon fırladı, döviz kurları aldı başını gitti, piyasalar allak bullak oldu. 16 Aralık’ta faizin 200 baz inmesinin sonuçları ortada; Dolar 18.34 seviyelerine çıktı. Ortalık yangın yerine döndü. Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan iki gün sonra 20 Aralık akşamında “laftan anlamayan, laf dinlemeyen döviz kurunun” üzerine balyozu indirdi.
Eğer bir netice ise 20 Aralık akşamı dolar 18’lerden 12 liralara düştü, ama o kadar. Dolar hâlâ 14 lira sınırlarını zorluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “dövize endeksli TL mevduat” uygulamasıyla bir nevi örtülü faiz artırımı yaptı, Merkez Bankası’nın zamansız faiz indirim kararlarının açtığı tahribatı “dövize endeksli TL mevduat”uygulamasıyla kapatmaya çalıştı…
Sayın Erdoğan neticeden neyi kastettiğini daha net, somut rakamlarla açıklamalıdır. Dün 20 Aralık kararları birinci ayını doldurdu. Piyasalara, vatandaşa, bir aylık pozitif yansımaların neler olduğunu anlatmalı. Marketlerdeki fiyatlar düşmedi. Her gün bir şeye zam geliyor, elektriğe, ekmeğe, doğalgaza, mazota, benzine…
Dolayısıyla Sayın Erdoğan “gördüğü, hissettiği olumlu neticeleri” vatandaşlarıyla da paylaşmalı. Sonuçta vatandaşlar olarak bilmek hakkımız.
Madem ki “faiz sebep, enflasyon netice” iddiası ya da tezi doğru. Enflasyon da düşüşe geçti. O zaman Merkez Bankası dünkü toplantısında neden “faiz indirim” kararı vermedi, politika faizini “piyasaların beklentileri doğrultusunda” diyerek yüzde 14 seviyesinde sabit bıraktı?