‘Keşke’ deme hakkı…
Karar Gazetesi Yazarı Elif Çakır'ın bugünkü (18.11.2022)''‘Keşke’ deme hakkı…'' başlıklı yazısı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın 2011 yılında Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Fethullah Gülen’le ilgili söylediği övgü dolu sözler peşini bir türlü bırakmadı.
Her görev değişikliğinde o sözleri gündem oldu. Meclis’te konuşmak için kürsüye her çıktığında CHP’li milletvekilleri o sözleri kendisine hatırlattılar.
O sözlere bakalım…
Tarih 24 Mart 2011. Yer TBMM Genel Kurulu. Bekir Bozdağ o tarihte Başbakan Yardımcısı.
Meclis Genel Kurulu’nda 696 Sayılı Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun Tasarısının 47. Maddesi’nin 6. Fıkrasında yer alan ‘onbeş’ ibaresinin ‘yirmi’ olarak değiştirilmesi görüşülüyor.
CHP Mersin Milletvekili İsa Gök söz alıyor ve özetle şöyle diyor:
“Şimdi bu Fethullah Gülen emniyet teşkilatına sızıyor, her birime geriyor, ama her birime, istihbarata, KOM’a, her yere geriyor, bir gazeteci, araştırmacı bir gazeteci, bu teşkilatı, emniyet teşkilatı içindeki Fethullahçı yapılanmayı deşifre ediyor, isim isim, makam makam… Kitap yazmak istiyor. Başına ne geliyor? Tutuklanıyor. Neden? Çünkü emniyet teşkilatındaki yargı içindeki Fethullah Gülen çetesinin deşifre edilmesini önüne geçmek için. Deşifre olsaydı bir yerden birilerine batacaktı, batmadan adamı batırdılar. Ahmet Şık cezaevinde. Ne bu adamın günahı? Siyaseten aynı düşünmem, yazdıklarını okumam, farklı düşünürüm ama bir gerçek var, bir gazeteci. Sizin bugün ‘haydi asker gönderelim’ dediğiniz Libya’nın basın özgürlüğü bizim ülkemizden daha üst seviyede. Biz 136. Sıradayız arkadaşlar. Yargı bağımsızlığı diyorsunuz, Libya 100’lerde -utanmanız lazım, eğer ar damarı da varsa sıkılmanız lazım- bizden daha iyi. Mısır bizden daha iyi arkadaşlar.”