Çaresizliğin adresi: mhp

Yarın değil, öbür gün MHP’de mahkeme kararı gereği kongre var. Toplanır mı, toplanamaz mı; muhalifler sonuç alır mı, alamaz mı; bunlara hiç girmeyeceğim. Ben, MHP’nin içinde bulunduğu durumdan bahsetmek istiyorum… 
Adil Gür’ün bir değerlendirmesi var. Diyor ki: 
-MHP’deki bir lider değişikliği, Ak Parti’den çok CHP’ye zarar verir. 
Hiç itirazım yok. Aynen öyle. 
Bu sözlerden de iki sonuç çıkıyor: 
1) MHP’deki lider değişikliği, beraberinde sınırlı da olsa bir hareketlenme getirebilir. 
2) MHP, CHP’nin mutsuz olan geleneksel tabanına yakın bir görüntü veriyor. 
Çünkü, MHP artık eski MHP değil. Değişti, farklılaştı, başkalaştı. Dün en büyük rakibi olan CHP seçmenine bile artık sıcak gelebiliyor. Devlet Bahçeli döneminde köprünün altından çok sular aktı. 
Şimdi kimse itiraz etmeye kalkmasın. Dün, Türkeş döneminde MHP’nin ortaya koyduğu pek çok hassasiyeti, bugün Ak Parti temsil ediyor. 
O zamanlar MHP, “Tanrı dağı kadar Türk, Hira Dağı kadar Müslüman”dı! “Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti” derdi… 
İslami taraf ihmal edildi. 
Türkeş döneminde Osmanlı’ya sahip çıkılırdı. Öğrenci yurtlarında Mehter Marşı çalınıp, Fetih Şiiri okunurdu… 
Onu artık Ak Parti yapıyor. MHP ise, CHP türü katı bir cumhuriyetçi parti görüntüsü veriyor. 
Türkeş, Başkanlık Sistemi’ni “Türkiye’nin kurtuluşu” olarak görürdü. Bunu kitaplarında yazdığı gibi, her fırsatta anlatırdı… 
Bugünkü MHP, CHP ile el ele vermiş, Başkanlık Sistemi’nin önünü tıkamaya çalışıyor. 
Geçmişte, “Dış Türkler” konusu MHP için çok önemliydi… 
Bugün aynı değerlendirme yapılabilir mi? Türkiye bir “MİT TIR’ları tartışması” yaşadı. MHP neredeydi?