Devrim!.. Darbe!..
Sevgili okuyucularım, sizlerden her gün çok sayıda ilginç mesajlar gelir. O mesajlar toplumun aynasıdır, düşündürücüdür ama ne yazık ki çoğunu yazılarımda kullanmam mümkün...
Sevgili okuyucularım, sizlerden her gün çok sayıda ilginç mesajlar gelir. O mesajlar toplumun aynasıdır, düşündürücüdür ama ne yazık ki çoğunu yazılarımda kullanmam mümkün olmaz.
Üstelik yazanlara birkaç cümleyle olsun yanıt bile veremem çünkü bunu yapacak zamana sahip değilim…
Hepsini sonuna kadar okurum ama sonuçta sizlere karşı mahcup
olurum.
Toplumun hangi korku ortamına sürüklendiğinin en güzel kanıtıdır o mesajlar. Okulu için benden iyi niyetle kitap isteyen lise müdürü “Lütfen benim ve okulumun ismini yazmayın” diyorsa, üzerinde düşünmek gerekir.
İstanbul'da avukat Gürsel Devrim İyim'den gelen mesaj çok ilginç. Üstelik korkmuyor, telefon numarasını yazdığı gibi, gerektiği takdirde ismini kullanmama izin veriyor:
* * *
“Sayın Emin Çölaşan, bugünkü (15 Kasım 2016) Sözcü Gazetesi'ndeki “İşte Size ‘Tarafsız' Yargı” başlıklı yazınızı okuyunca bir anımı sizinle paylaşmak istedim.
İsmim Gürsel Devrim İyim.
İstanbul Barosu'na kayıtlı 26 yıllık avukatım. Aktif olarak hem avukatlık ve hem de bilirkişilik yapıyorum.
Rahmetli babam Köy Enstitüsü mezunu bir ilkokul öğretmeni idi. Her Köy Enstitüsü mezunu öğretmen gibi o da Atatürk devrimlerine yürekten ve coşkuyla bağlı bir kişiydi.
Çocuklarının isimlerini de bu inançla koymuş. Örneğin
küçük kız kardeşimin adı
Evrim, öteki kız kardeşimin
adı Ürün.
Ben hiçbir siyasi parti üyesi olmayan, laiklik ilkesine ve Atatürk devrimlerine yürekten bağlı sıradan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım.”
* * *
Sonra, yaşadığı ve kendisini inciten olayı anlatıyor.
Avukat bey hepsini yazmış ama bunun İstanbul'da hangi Ağır Ceza Mahkemesi olduğunu, mahkeme başkanının ismini ve kısa bir süre önce yapılan duruşmanın tarihini açıklamıyorum.