Ekranlardan civciv çıktı kuş çıktı

Sevgili okurlarım şimdi iki gün öncesine, 12 Nisan Salı akşamına kısaca dönelim.

Medyaya birkaç gün önce saray tarafından önemli bir haber sızdırılmıştı.

“Salı günü yapılacak kabine toplantısında emeklilere verilecek bayram ikramiyesi belirlenecek. Artış miktarını toplantı sonrasında cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayacak…”

Çok ağır geçim koşullarında yaşamak zorunda bırakılan milyonlarca emekli merak ediyordu…

İkramiye ne kadar olacaktı!..

Yani herhalde zam yapmak zorunda kalacaklardı ve bundan hiç mutlu olmadıkları belliydi de, acep rakam ne olacaktı.

Yandaş televizyon kanalları saat 19'da canlı yayına girdi.

Sürekli alt yazılar geçiyor.

“Kabine toplandı. Erdoğan yeni rakamı açıklayacak. Azz sonra!..”

Bu arada ekranlarda yorumlar yapılıyor.

Her işin uzmanı olan uzmanların (!) yorumları birbiri ardına geliyor;

“Bence 1.100'ü 1.500 yapabilir.”

“Valla bana sorarsanız o kadar vermez.”

“Aman canım versin de ne verirse versin.”

“Cumhurbaşkanımız büyük adamdır, gönlü boldur. Benim tahminime göre mutlaka iyi bir artış verecektir.”

Her uzmandan (!) farklı bir ses çıkıyordu.

“Kabine toplantısı bitti. Erdoğan bayram ikramiyesini açıklamak üzere. Azz sonra canlı yayında!..”

Ve Erdoğan ekranda, canlı yayında boy göstermeye başladı. Bu sırada en az 10 milyon emekli vatandaşımız televizyonları başında, açıklayacağı rakamı merakla bekliyordu.

Erdoğan çıkıyor kürsüye ve konuşmaya başlıyor.

Daha doğrusu konuşmuyor, önündeki elektronik aygıttan okuyor.

Kabine toplantısından çok önce saraydaki kadrosu tarafından hazırlanmış olan yazılı propaganda metnini okudukça okuyor.

Pembe tablolar çizip özetle şöyle diyor;

“Küresel krizi fırsata çevireceğiz. Piyasayı sakinleştirici düzenlemelere hız vereceğiz. Ürün arzı dengeye oturunca fiyatlardaki balon sönecek…

Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına kimse engel olamaz. Terör örgütlerinin başını nasıl ezdiysek fiyatlardaki yükselişin belini de öyle kıracağız…