İmam efendinin savunması!
Sevgili okuyucularım, geçen yıl 10 Kasım günü idi. Burada Atatürk tarafından İsmet Paşa'ya yazılmış olan ilginç bir mektuba yer vermiştim.Cumhuriyet'in ilanının hemen...
Sevgili okuyucularım, geçen yıl 10 Kasım günü idi. Burada Atatürk tarafından İsmet Paşa'ya yazılmış olan ilginç bir mektuba yer vermiştim.
Cumhuriyet'in ilanının hemen ertesinde, 30 Ekim 1923 günü yazılan bu mektup “Sevgili Paşam, Cumhuriyet'in ilk başbakanı olarak seni düşünüyorum. Dur, hiç itiraz etme. Niye seni seçtiğimi şimdi anlayacaksın…
Ben sana şimdi acıklı olan genel durumumuzu özetleyeceğim. Bize geri, borçlu ve hastalıklı bir vatan kaldı…” diye başlıyor ve şöyle devam ediyordu:
“…Yoksul ve esir ülkelere örnek olacağız. Kaderin bizim kuşağımıza yüklediği kutsal bir görev bu. Bundan sonra daha hızlı yürümek zorundayız. Bu büyük görevin ağırlığını ve onurunu seninle paylaşmak istedim. Allah yardımcımız olsun ” diye bitiyordu.
Muhteşem bir mektuptu. (Tamamını okumak isteyenler 10 Kasım 2015 tarihli yazıma bakabilir.)
* * *
Aynı gün elimize bir adamın facebook sayfasındaki sözleri geçti.
Adam Atatürk'e sorular sorup hakaretler yağdırıyordu:
“Müslüman isen hilafeti (halifeliği) niçin yıktın?
Ezanı neden yasakladın?
Neden soyağacın çıkarılamıyor?
Kuran harflerini neden yasakladın?
Azerbaycan'ı neden Ruslara sattın?
Latife Hanım senden niye ayrıldı?
Tüm devrimlerin neden İslam'a aykırı?
Osmanlı ecdadı yine dünyaya hükümdar olacak…”
* * *
Adam bununla da yetinmemiş, hakaret etme sırası bu kez bana gelmişti!..
Yukarıda sözünü ettiğim yazımın altına şu notu koymuştu:
“Vay O. çocuğu vay. Senin Bizans artığı bir pislik olduğunu zaten biliyorduk.”
Hiç utanıp sıkılmadan o. çocuğu diyebilen şahıs aslında benim ölmüş anama sövüyordu.