Sen neredesin ey Ahmet?!
“Sayın ve muhterem kardeşim Davutoğlu Ahmet, nasılsın iyi misin? Keyfin nasıl?Hiç sesin çıkmadığına göre hasta mısın?Ya da iyisin ama sen Başbakan değil misin? Hükümetin başı...
“Sayın ve muhterem kardeşim Davutoğlu Ahmet, nasılsın iyi misin? Keyfin nasıl?
Hiç sesin çıkmadığına göre hasta mısın?
Ya da iyisin ama sen Başbakan değil misin? Hükümetin başı kim?
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi dün öldürüldü, aradan saatler geçti senden tık yok.
Senin yerine haberi Tayyip verdi, bir de canlı yayınlarda nutuk atıp rahmet diledi.
Şimdi sana bir itirafta bulunayım…
Senin için ‘Stajyer başbakan’ diye yazdığım zaman bazen düşünüyorum…
Acaba haksızlık mı ediyorum diyorum!
Şimdi açık söyleyeyim, hele dünkü olaydan sonra bir kez daha anladım ki yazdıklarım tümüyle doğrudur, az bile söylüyorum.
Sen stajyer bile olamamışsın.
İlkokul öğrencisine öğretmeni tarafından müsamerede verilen rol gibi, siyaset sahnesinde figüranlık yapıyorsun.
* * *
Diyarbakır’ın göbeğinde çatışma yaşanıyor. Baro Başkanı öldürülüyor, bir polisimiz
şehit ediliyor, senden ses yok.
Bu yazıyı dünkü olaydan tam beş saat sonra yazıyorum ve başbakan kimliğinle sen olaydan beş saat geçtikten sonra ağzını ancak açabildin. Söylediklerin ise incir çekirdeğini doldurmadı.
Beğenelim veya beğenmeyelim, onu sevelim veya sevmeyelim, Tahir Elçi’nin öldürülmesi önemli olaydır.
Bu iş büyür ve daha nice terör olaylarını tetikler.
Klasik lafları bırak… Bu konuda ne diyorsun, ne düşünüyorsun?