Senaryo evlilik rezaletleri
Sevgili okurlarım, bayram nedeniyle siyasi yazılara iki gün ara verdiğimi pazar günü söylemiştim.İnsanların kafası zaten aylardan beri şişmiş, siyasetle yoğrulmuş ve bir bayram gelmiş. Bu düzeysiz siyaset...
Sevgili okurlarım, bayram nedeniyle siyasi yazılara iki gün ara verdiğimi pazar günü söylemiştim.
İnsanların kafası zaten aylardan beri şişmiş, siyasetle yoğrulmuş ve bir bayram gelmiş. Bu düzeysiz siyaset ortamından biz nasıl bıktı isek, kesinlikle eminim, sizler de bıktınız.
O halde bugün ne yazmalı!
Millete yutturulan evlendirme programları iyi konu olur!
Bu düzmece programlar geçtiğimiz cuma günü yaz tatiline girmiş… Allah kavuştursun, iki üç ay sonra yeniden buluşuruz inşallah!
* * *
Bu programları düzenleyen sunucu kadınlardan en kıdemlisini bundan birkaç yıl önce arayıp aynen şöyle demiştim:
“Sizi kutlarım, sayenizde insanımızın düzeyini ve kalitesini (!) ekrandan izliyorum. Bunları mutlaka kitap yapmalısınız!”
O sırada tek bir evlendirme programı vardı. Sunucu kadın da bana teşekkür etmiş ve “Evet, mutlaka kitap yapacağım” demişti. Ben de ister istemez inanmıştım. Oysa çok safmışım!
Sonra bu çok kârlı olaya başka kanallar da balıklama daldı.
Programların büyük ölçüde “Kurgu” olduğunu, birileri tarafından hazırlanan senaryoların sergilendiğini ve ekranda boy gösteren kadınlı erkekli tiplerin o kanallar tarafından maaşa bağlanan, otel paraları karşılanan, ev kiraları ödenen “Ücretli elemanlar” olduğunu doğrusu bilmiyordum.
* * *
Bu işin püf noktaları var. Profesyonel katılımcı olan kadınlar ve erkekler arasında önceden pazarlık yapılıyor:
“Sen falancaya aşık olacaksın. Aşkınız iyi başlayacak ama sonra kavga edeceksiniz. Sizin aşkınızı birkaç hafta boyunca ekranda tutacağız…”
Sahte aşklar böylece başlatılıyor.
Aralarında hırgür çıkınca bu kez devreye onların anaları babaları falan sokuluyor.
Sonra gelsin o bıktırıcı laflar, tartışmalar…
Herkes birbirine hakaret ediyor, küfrediyor, hatta bazen yumruklu saldırılar oluyor.
Tehditler, şantajlar, yalanlar, dedikodular, suçlamalar birbirini izliyor.
Kurgular önceden yapılıyor, senaryolar önceden programın yapımcıları tarafından hazırlanıyor.
Üstelik bu tezgahtan haberi olmayan bazı saf katılımcılarla resmen alay ediliyor. İşte Şenol, işte Müjdat Hanım.