Suriye’de ne kazandık?
Sevgili okurlarım 2011 yılında, bundan yedi yıl önce Suriye’de Esad’a karşı kalkışmalar başlamıştı. Ülkenin çeşitli yerlerinde gösteriler yapılıyor, Esad istifa sloganları...
Sevgili okurlarım 2011 yılında, bundan yedi yıl önce Suriye’de Esad’a karşı kalkışmalar başlamıştı.
Ülkenin çeşitli yerlerinde gösteriler yapılıyor, Esad istifa sloganları atılıyordu.
Bizi yönetenleri soracak olursanız, Esad’ın bir numaralı dostu o sırada Recep Bey idi.
Karılı kocalı tatiller yapar, birbirlerini hem Türkiye hem de Suriye’de aile boyu ziyaret eder, Türkiye-Suriye dostluğundan dem vururlardı.
Recep Bey Türkiye’nin çeşitli illerinde, özellikle Suriye ile ortak sınırımızın bulunduğu Gaziantep gibi yerlerde kürsülere çıkıp nutuk atardı:
“İşte vatandaşlarım, Suriye ile dost olduk. Kardeşim Esad’la birlikte iki ülke arasında vizeleri kaldırdık. Ticaretimiz arttı. Bunlardan memnun musunuz, fena mı ettik?”
Meydanları dolduranlar hep birlikte bağrışırdı:
“Çok memnunuz, Allah senden razı olsun.”
★★★
Sonra Recep Bey birdenbire 180 derece tavır değiştirdi. Zira o sırada kendisine ve hükümetine ABD’den çok önemli bir talimat gelmişti:
“Biz Esad’ı devirmeye karar verdik. Siz de aynı çizgiyi izleyeceksiniz…”
Oysa Suriye’den bize karşı hiçbir konuda tehdit yoktu.
Terör ihraç edilmiyordu. Türkiye’yi rahatsız eden herhangi bir tehlike yoktu.