Vay be, Çanakkale’den Kudüs’e!..
Sevgili okurlarım, daha önce de söylemiştim… Bir yanda kısıtlı bir bölgeye sığınmış, dört bir yanı Arap ülkeleriyle çevrili avuç içi kadar İsrail var. Nüfusu sadece sekiz milyon....
Sevgili okurlarım, daha önce de söylemiştim… Bir yanda kısıtlı bir bölgeye sığınmış, dört bir yanı Arap ülkeleriyle çevrili avuç içi kadar İsrail var.
Nüfusu sadece sekiz milyon.
Öbür tarafta ise milyarlık İslam alemi.
İsrail, beğenelim veya beğenmeyelim, İslam dünyasıyla kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor. Bizim Müslümanlar ise işin kolayını bulmuşlar…
Bir yanda birbirleriyle kavga ediyorlar, öbür yanda ise göstermelik bir biçimde dualar edip İsrail’e lanetler yağdırıyorlar.
Üstelik bir sürü tehdit savuruyorlar da, sonunda ne yapacaklarını bilen yok!
* * *
İsrail öyle “Kahrolsun İsrail, kahrolsun Siyonizm” diye bağırarak çözülmez.
O bir avuçluk güç kendisine bilimi rehber edinmiş. O da dua ediyor ama yaptıklarının tabanında bilim var.
İslam alemi derseniz, 1 milyar 800 milyonluk nüfusuna karşın bilimi bırakmış bir yana, sorunları bağırıp çağırmakla, sağa sola posta koyarak ve dualar okutarak çözeceğini zannediyor.
Yok böyle bir şey, işte sonuç ortada.