Suriye’de ateşkes oyunu

Hatırlatmakta fayda var. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Zvezda Televizyonu’nda yaptığı açıklamada şöyle demişti: -ABD, Türkiye’nin Irak’ta serbestçe ve küstahça hareket edebilmesine izin...

Hatırlatmakta fayda var. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Zvezda Televizyonu’nda yaptığı açıklamada şöyle demişti:

-ABD, Türkiye’nin Irak’ta serbestçe ve küstahça hareket edebilmesine izin veriyor.
Ardından da eklemişti:

-“Irak bizi çağırdı, Irak’ı seviyoruz ve onları eğitmeye çalışıyoruz. Kimseye sormayız”; işte şu anda Türkiye böyle düşünüyor.

Bunlar, yanı başımızda olup bitenleri özetleyen sözler! Dün, Afganistan’da, bugün de Suriye’de “çağırdılar geldik” diyen, dilediği gibi at koşturan, bölgeyi istediği gibi dizayn etmeye çalışan Rusya, Türkiye’yi bu sözlerle suçlayabiliyor. Kendi yaptıklarını “hak”, bizim yaptıklarımızı “kabahat” olarak görüyor.

Bu sözler, “Bu Türkler de nereden çıktı” anlayışının dışa vurumu. Bölgede yeni bir aktör görmek istenmediğinin en önemli göstergesi. Binlerce kilometre öteden burnumuzun dibine gelip, “biz dilediğimizi yaparız” denilirken, Türkiye’nin milli menfaatlerini savunmasının bir türlü hazmedilememesi.

Bölgede yaşanan gelişmelere bu gözle bakmak lazım!

ABD Başkanı Obama ve Rusya Devlet Başkanı Putin, bir süredir Suriye konusunda diyalog halindeydi. Sonunda bir “ateşkes planı” üzerinde anlaştıkları açıklandı. Eğer taraflar kabul ederse 27 Şubat gece yarısı yürürlüğe girecek.

“Taraflar” derken, ABD ve Rusya işin içinde ama 2,6 milyon Suriyeliyi ülkesinde barındıran, şehirlerinde bombalar patlayan, kısacası gelişmelerden en fazla etkilenen Türkiye yok.

Ateşkes şartlarına gelince…

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, genel hatlarıyla açıkladı. Önce taraflar “evet” diyecek, sonra yürürlüğe girecek. Ateşkese uyulup uyulmadığını da ABD ve Rusya denetleyecek. Gerekirse, iki ülke arasında bir “Ateşkes Görev Gücü” oluşturulacak.

Kimse parmağını tetiğe dokundurmayacak, kimse ateş etmeyecek. Ancak, ABD, Rusya ve Koalisyon Güçleri hariç. Onlar operasyonlarını sürdürecekler. Çünkü DAEŞ, El Nusra ve BM tarafından “terör örgütü” olarak kabul edilen bütün unsurlar kapsam dışı. Onlara karşı operasyonlar sürdürülecek.

Peki, bu operasyonları kim denetleyecek? ABD veya Rusya’nın gerçekten DAEŞ ya da El Nusra’yı vurup vurmadığına kim bakacak?
Kimse!

Demek ki Ruslar, dün olduğu gibi yarın da Suriye’de diledikleri gibi at koşturacaklar!

Şimdi kimse kimseyi kandırmasın. Böyle bir ateşkes planı olmaz. Olsa da, hem yürümez hem de adil olduğundan söz edilemez.

Bu, kurda kuzu emanet etmekten farksız!

Geldiğimiz noktada hangi vicdan sahibi kalkıp da Rusya’nın, Suriye’de DAEŞ’le mücadele ettiğini söyleyebilir? Başbakan Davutoğlu, daha yeni Rus uçaklarının Suriye’de 4 bin 198 sorti yaptığını, bunun sadece 391’inin DAEŞ’e yönelik olduğunu açıkladı. Başbakan’ın dediği gibi Ruslar, bölgede Türkiye’nin menfaatlerini, ılımlı muhalefeti, sivilleri ve Katil Esad Rejimine muhalif unsurları vurdu.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tarihi savrulma 25 Mayıs 2023 | 652 Okunma Erdoğan kaybeder mi? 24 Mayıs 2023 | 1.080 Okunma Tükettiler cephaneyi 23 Mayıs 2023 | 660 Okunma Hâlâ mı aynı dil? 18 Mayıs 2023 | 679 Okunma Ne vereyim abime? 17 Mayıs 2023 | 861 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar