Bilim namusu ve haysiyeti

Üniversiteler, siyasal baskılara karşı seslerini yükseltmezlerse kendi iplerinikendileri çekmiş olurlar: Baskı dönemleri geçer, haysiyetsizlik bâkî kalır... Üstelik de bilimsel...

Üniversiteler, siyasal baskılara karşı seslerini yükseltmezlerse kendi iplerinikendileri çekmiş olurlar: 
Baskı dönemleri geçer, haysiyetsizlik bâkî kalır... 
Üstelik de bilimsel çalışmalar zarar görmüş olur. 
Bu sütunda, zaman zaman, bilimsel çalışma ortamını savunan haysiyetli fakültelerin, üniversitelerin ve akademisyenlerin bildirilerine yer verdiğimi okurlarım bilir. 
Bugün, hocalarımla ve onlardan aldığım eğitimle övündüğüm Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin Akademik Kurulu’nun bildirisine yer vermek istiyorum... 
Kime hitaben yazıldığına lütfen dikkat edilsin!

***

“Kamuoyuna ve Üniversite Yönetimine: 
Yüksek Öğretim Kurumlarında Akademik Kurulların Oluşturulması ve BilimselDenetim Yönetmeliği’nin 7. maddesi akademik çalışmaların verimli yürütülebilmesiiçin gerekli tedbirlerin alınmasını öngörmüştür. 
Öğretim elemanlarının akademik özgürlük ve bilimsel özerklik içinde çalışabilmeleri,araştırma ve eğitimöğretim faaliyetlerinin verimliliğinin sağlanmasının temelkoşuludur. 
Bunu göz önünde tutarak toplantı esas ve usullerine uygun biçimde 25 Ocak 2015 tarihinde toplanan AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Akademik Kurulu aşağıdakiaçıklamayı yapmayı uygun görmüştür: 
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi geçmişten günümüze araştırma veeğitim faaliyetlerinde akademik özgürlük ve bilimsel özerklik ilkelerini temel alan bir kurumdur. 
Bu fakültede görev yapan bilim insanları güçlü siyasi tazyikler ve kendini dayatankanaatler karşısında düşüncenin mutlak açıklığına, bilimin yalnızca kendi kurallarınagöre yargılanabileceğine, hakikat dışında da hiçbir şeye boyun eğmeyeceği gerçeğine bağlıdır. 
Bir süredir bazı basın organları tarafından Fakültemizin öğretim üyeleri türlüşekillerde ve sistematik olarak hedef gösterilmekte, ders içerikleri, kürsüdesöyledikleri ve sınav soruları çarpıtılarak hedef alınmaktadır. 
Akademik Kurul olarak kamuoyuna duyurmak istiyoruz ki, bu şekilde hedef gösterilen öğretim üyelerimizin yanındayız. 
Düşünce, kanaat ve ifade özgürlüğü, Fakültemizin savunduğu, öğrettiği temel birinsan hakkıdır. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Milli eğitim ve laiklik (2) 22 Kasım 2024 | 75 Okunma Milli eğitim ve laiklik (1) 21 Kasım 2024 | 223 Okunma Topyekûn saldırıya karşı topyekûn direniş! 19 Kasım 2024 | 297 Okunma Devlet çöktüğünde! 17 Kasım 2024 | 132 Okunma Demokratik örgütlü direniş (3) 15 Kasım 2024 | 87 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar