Felaketlerle olağanlaştırılan totaliterliğin bedeli
Bir iktidarın niyeti Demokratik Rejimi geliştirmek yerine, önce otoriterliğe, oradan da totaliterliğe geçiş ise ülkenin başına gelen her türlü felaketi de bu amaçla kullanır ve hatta kendisi bile savaş gibi felaketler yaratır.
Bir iktidarın niyeti Demokratik Rejimi geliştirmek yerine, önce otoriterliğe, oradan da totaliterliğe geçiş ise ülkenin başına gelen her türlü felaketi de bu amaçla kullanır ve hatta kendisi bile savaş gibi felaketler yaratır.
AKP/Erdoğan iktidarının siyasal tarihine bu açıdan baktığımızda birkaç olayın öne çıktığını görüyoruz:
1) Kaybettiği 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra, Süleyman Demirel’in deyimi ile “fuzuli şagil” olarak iktidarı terk etmemiş, Suruç Katliamı, Ankara Garı Katliamı ve 7 Haziran-1 Kasım arasındaki öteki terör saldırıları gibi felaketleri kullanarak bunların yarattığı korkuyu yeniden iktidara gelmek için kullanmış ve seçmenin 5 ay önce reddettiği baskıcı iktidarını olağanlaştırmıştı.
2) Beslediği ve güçlendiği FETÖ/PDY’nin 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsü felaketini, “Allah’ın lütfu” diyerek karşılamış ve bu felaketten yararlanarak, kendi 20 Temmuz 2016 Sivil Darbesini yapmıştı.