Yeni yılda depresyona hayır, direnişe evet!
Türkiye Atatürk sayesinde, Osmanlı’nın geri kalmışlığını telafi eden reformlara, devlet eliyle kavuştu. İnsanlar, yukarıdan gelen temel hak ve özgürlüklerin değerini bilemediği, onlara yeterince sahip...
Türkiye Atatürk sayesinde, Osmanlı’nın geri kalmışlığını telafi eden reformlara, devlet eliyle kavuştu.
İnsanlar, yukarıdan gelen temel hak ve özgürlüklerin değerini bilemediği, onlara yeterince sahip çıkamadığı için, rejim, Din/Tarım toplumunun, emperyalistlerce de desteklenen, feodal değerlerine yenik düşmek üzere!
***
Bağımsızlıklarını savaşla kazananlar, çağdaşlaşma reformlarına yeterince sahip çıkamadılar...
Oysa bağımsızlık, ancak temel hak ve özgürlüklere dayalı Demokratik Cumhuriyet ile birlikte bir anlam taşır!
***
Temel hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi, İsmet İnönü’nün Çok Partili Rejim atılımına karşın, Demokrat Parti/Menderes iktidarının, dinci toprak ağalığı düzenini savunan “çoğunluk diktatörlüğü” uygulaması ile engellendi.
Türkiye’yi yeniden Demokratik Cumhuriyet çizgisine oturtan 1961 Anayasası ise, emperyalistlerin desteklediği dinci AP/Demirel iktidarı ve sanki ona karşıymış gibi yapılan ama aslında o dinci anlayışı daha da ileri götürerek destekleyen 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askeri darbeleri ile yok edildi.
Emperyalizmin desteğiyle kurulan ANAP/Özal iktidarı, ortamı iyice dinci iktidarlara hazırladı:
AKP/Erdoğan yönetimi, (ABD, AB, Gülen Cemaati, “Yetmez Ama Evetçi” sözde aydınların desteğiyle) yavaş yavaş, ülkeyi “Postmodern Ortaçağ” karanlığına sürükleyen baskı rejimini kurdu.
Yeterince güçlendiğini gördüğü noktada da, iktidarını paylaşmamak için, bütün müttefiklerini düşman ilan etti...
En sonunda da, 15 Temmuz Kalkışmasını bahane ederek, OHAL KHK’leri ve bunlara dayalı olarak yaptığı, yasaya da aykırı olan 16 Nisan 2017 Halkoylaması ile, bütün muhalefeti yok etme operasyonuna başladı.
***