Yılda 467 bin erken ölüme son verecek!
ÇEVRE ve ekonomiye katkılarından dolayı geleceği şekillendirmesi beklenen elektrikli otomobiller konusunda Türkiye henüz net bir strateji belirlemedi, kısa vadede belirleyecek gibi de durmuyor. Geçtiğimiz hafta net olarak...
ÇEVRE ve ekonomiye katkılarından dolayı geleceği şekillendirmesi beklenen elektrikli otomobiller konusunda Türkiye henüz net bir strateji belirlemedi, kısa vadede belirleyecek gibi de durmuyor.
Geçtiğimiz hafta net olarak anlaşılan tek şey, Maliye’nin ileride satışları artması halinde elektrikli otomobillerin vergisini çok rahat ve hızlı bir şekilde artırabileceği oldu. Neden mi? 15 Şubat’ta komisyondan geçen torba tasarıda elektrikli otomobillere ilişkin maddede ÖTV oranları yüzde 37 ile 84 arasında yer aldı. Bununla ilgili yazdığım haber üzerine Maliye Bakanlığı bir açıklama yaparak Bakanlar Kurulu kararıyla yasa geçtiği an bunun geçmişte olduğu gibi yüzde 3 ila 15’e çekileceğini açıkladı ve ekledi, “Elektrikli otomobillere 1 kuruş zam yapılmayacak.” İyi güzel ama bu durum yasada oranların yüksek olarak yer aldığı gerçeğini değiştirmez. Bir başka deyişle ileride elektrikli otomobillerin sayısı ve satışları arttığında yasanın uygulanmayacağı garantisi verilemez. Yani Türkiye’de yeni dönemde Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) de alınmaya başlanacak elektrikli otomobiller konusunda kafalar oldukça karışık.
Peki bizde bu gelişmeler yaşanırken üyesi olmak için mücadele ettiğimiz Avrupa Birliği’nde (AB) neler oluyor. İngiliz Cambridge Üniversitesi’nin araştırma kolu Cambridge Econometrics tarafından geçtiğimiz hafta AB’de elektrikli araçlara geçiş hakkında detaylı bir çalışma yayınlandı. Bir çok örgütün, sendikanın ve markanın da katkı verdiği araştırmaya göre elektrikli araçlar, temiz ve güçlü ekonomi vaat ediyor. Araştırmada dikkatimi çeken temel bulgular şöyle:
HER AÇIDAN AVANTAJLI
Elektrikli taşıma sayesinde Avrupa 2030’da 49 milyar Euro daha az petrol ithalatı yapacak. Halihazırda, Avrupa Birliği ham petrolünün yüzde 89’unu ithal ederken bunun büyük bir kısmı ulaşım yakıtı olarak kullanılıyor. Yani ithal petrol yerine yerel olarak üretilen enerji kullanımı milyarlarca Euro’nun Avrupa ekonomisinde kalmasını sağlayacak.
AB ekonomisi güçlenecek. Ele alınan her üç senaryoda da, elektrikli taşımaya geçiş Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’da (GSYH) hafif bir artışa yol açıyor. Genel anlamda, binek araçlarının AB’nin 2020 CO2 standartlarına uyumlu hale getirmek için daha verimli geliştirilmesi 2030’da yıllık GSYH’nın yüzde 0.1’ne eşdeğer, ek bir artış meydana getiriyor. İleri tarihli iklim hedeflerinin tutturulması için yapılacak başka yenilikler ise 2025’ten sonra ulusal GSYH’ı daha da artıracakmış. Bu da, 2030’da GSYH’de yıllık yüzde 0.2’lik ve 2050 itibarıyla yüzde 0.5’lik bir artışa yol açabilecek.
Elektrikli taşıma 2030 yılına kadar Avrupa’da 206 bin yeni iş olanağı sağlayacakmış. Ancak bunun önemli dönüşümsel değişikliklerinin üstünü örtmesine müsaade edilmemesi gerektiği de belirtiliyor. Yani halihazırda eski teknoloji üreten işçilerin, geleceğin teknolojileri üretiminde de vasıflı işler için eğitilmesi gerekiyormuş.