Avatar hukuku

Jane diye bir hanım. Kendisi İngiliz.
Bunun bir "avatarı" varmış, Metaverse ortamında.
Bir hanımın resmine baktık bir avatarının, bu ikincisi kötü bir sanatçının çizdiği hani o çocuklar için hazırlanan üç boyutlu çizgi filmlerdeki tiplere benziyor.
Ya ne olacaktı, James Cameron'un filmindeki gibi mavi tenli ve kuyruklu mu olacaktı?
Yakında onu da yaparlar, merak etmeyin.
Şimdi sıkı durun: Bu Jane denen hanım, sanal ortamda cinsel tacize uğradığını açıklamış.
Kendisi değil canım, avatarı.
Erkek kullanıcıların da avatarları varmış, bu avatarlardan birisi bunun avatarına sarkıntılık etmiş.
"Uygunsuz şekilde avatarıma dokundu" diyor hanım...
Gitti sanal iffet!
Hakikisi duruyor mu bari?
Kaçmaya çalışmış, takip etmişler.
Düğmeye basıp programdan çıkmayı akıl edemiyor.
Matrix filmindeki Neo bile sıkıyı görünce çıkıveriyordu.
Daha da eğlencelisi, bir Metaverse yetkilisi "çok üzgün olduklarını" belirtmiş.

Hiç kuşkusuz bu salak muhabbeti daha da ileri, uç noktalara götürülecektir.
Kendi bönlüğünü bütün dünyaya kazurat gibi sıvayan Amerikan emperyalizmi bize daha ne oltalar, ne zırvalar hazırlıyor kimbilir...
Sanal bilmemnerede sanal arsa alıyorsan, sanal ev yaptırıyorsan, sanal tacize de hazırlıklı olacaksın.
Yakında "avatarlar için yakın dövüş kursu" falan da başlar, para öder katılırsın.
Biz de bir "sanal KADES" kurarız.
Böyle sanal suçlar yaygınlaşırsa bunların bir de "müeyyidesi" olmak gerekecektir.
Yani bir "avatar hukuku" oluşacaktır.
Birçok salak bunu ciddiye alacaktır.
Yahu senin avatarını kırk sekiz kere kurşuna dizseler ne lazımgelir?