Başkanlık sisteminin kıymetini gene mi anlamadınız?
Bu nasıl bir sistemdir ki yüzde 41 oy alarak seçimden birinci çıkan parti, mecliste tek başına hükümet kuracak koltuk sayısını elde edemez? Oysa daha önceki seçimlerden birinde daha az oy alarak tek başına...
Bu nasıl bir sistemdir ki yüzde 41 oy alarak seçimden birinci çıkan parti, mecliste tek başına hükümet kuracak koltuk sayısını elde edemez?
Oysa daha önceki seçimlerden birinde daha az oy alarak tek başına iktidara gelmiştir...
Bu nasıl bir çelişkidir? Bu nasıl bir sistemdir ki yüzde 16 oy alan partiyle yüzde 13 oy alan parti mecliste aynı sayıda koltuğa sahip olurlar? Bu nasıl bir sistemdir ki "resmi" sonuçları seçimden ancak on beş gün sonra açıklanabilir?
Bu nasıl bir sistemdir ki yeni meclis başkanı seçimden üç hafta sonra ancak seçilebilir?
Bu nasıl bir sistemdir ki meclisin "başkanlık divanı" seçimden bir ay sonra bile bir türlü oluşturulamaz?
Ve de bu nasıl bir sistemdir ki yeni bir hükümet kurma çalışmalarına seçimden bir ay sonra bile bir türlü geçilemez?
"Cumhurbaşkanı geciktiriyor, çünkü koalisyon istemiyor, tekrar seçim düşünüyor" denildi...
O zaman bu nasıl bir sistemdir ki cumhurbaşkanına hükümet kurulmasını istediği gibi geciktirebilme olanağı tanır?
Bu soruları seçimin ardından, hemen ikinci gün sormuştum, şimdi Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan da tekrarladı, sağolsun.
(Bu nasıl bir sistemdir ki seçimi kaybetmiş olan hükümet seçimden bir ay sonra sapasağlam ayaktadır? O kadar ayaktadır ki, meclis başkanlığı görevine yükselen bir bakanının yerine şıp diye eski bir mebusunu atayabilmektedir.)