Cihangir’in canı sıkılıyor
Olan şu: Türkiye'de parti kurmak, turşu kurmaktan bile daha kolay bir "hobiye" dönüştü. Canı sıkılan yanına kırk kişi toplayıp veriyor dilekçeyi, iş bitti...
Bir partimiz daha olmuş: Yeşiller Partisi.
İyi. Avrupa'da var, bizde de olsun.
Emine Özkan ve Koray Doğan Urbarlı, bu partinin eşbaşkanları değilse bile "eşsözcüleri" olmuşlar. (Bunlarda başkan yokmuş.)
Sayın Özkan, yaptığı ilk açıklamada "küresel çapta bir sağlık kriziyle karşı karşıya" olduğumuzu ileri sürerek hiç duymadığımız önemli bir gerçeğe parmak basmış.
"Başlangıçta dünya ateşten bir toptu" şeklinde daha başka önemli açıklamalarını da bekleriz.
Özkan aynı zamanda iklim krizi, demokrasi ve adalet krizi gibi daha başka krizlerle de karşı karşıya olduğumuzu söylüyor.
Bunun çözümü için ortaya konacak etkili politikalar "yeşil düşüncelere" dayanıyormuş...
Anlayamadık. Belki de kafamız kalın olduğu içindir.
"Yeşil düşünce" deyince insanın aklına Cüppeli Ahmet falan geliyor.