Fettan
On dokuzuncu yüzyılda sanayileşmede de, siyasi birliğini oluşturmada da geç kalmış Almanya, boynuzu Avrupa kulağını geçince, yirminci yüzyılda iki kere o Avrupa'da "hâkimiyet" kurmaya kalktı.1914'te "militarizm"...
On dokuzuncu yüzyılda sanayileşmede de, siyasi birliğini oluşturmada da geç kalmış Almanya, boynuzu Avrupa kulağını geçince, yirminci yüzyılda iki kere o Avrupa'da "hâkimiyet" kurmaya kalktı.
1914'te "militarizm" yoluyla denedi, başaramadı.
1939'da buna "faşizmi" de ekledi, gene başaramadı.
İlkinde ekonomisi yıkıldı, ikincisinde her şeyi. Milyonlarca da insan öldü.
Bizde, halk arasında, "efendim bu Almanlar yirmi senede bir dellenip dünyayı ele geçirmeye kalkarlar, bir tokat yiyip otururlar" esprisi yaygındı...
Çok kısa sürede toparlandı ve bugün "liberal kapitalizm" yoluyla nihayet başarmış gibi görünüyor.
Avrupa Birliği, Almanya sayesinde, Alman gücüyle ve parasıyla ayakta duran, ortak bir anayasası, hükümeti ve ordusu bile bulunmayan, iğreti bir birliktir. Fransa onun dümen suyunda gitmektedir.
Başlangıçta "bir daha Fransa- Almanya savaşı yaşanmaması" için düşünülen birlik bir şekilde amacına ulaşmış, Fransa sonunda pes etmiş ve Alman hegemonyası altına girmiştir. Bu sefer barışçı yoldan, demokrasi içinde.
Eh, İngiltere'den gene bir tepki beklenecekti tabii...
1914'te olduğu gibi, 1939'da olduğu gibi.
Şimdi İngiltere birlikten ayrılmayı düşünüyor. Zaten "gönülsüz" girmiş, parasını değiştirmeyi bile reddetmişti.
Eski Londra Belediye Başkanı Boris Johnson geçen gün bütün bunları dile getirmeye çalışmış, Hitler'i hatırlatmış. Epey gürültü kopmuş.
Elbette Angela Merkel, bir Adolf Hitler değildir.
Fakat meseleye "kozmik" açıdan bakarsanız, İmparator Wilhelm, Hitler ve Bayan Merkel bir noktada, "nihai amaçta" birleşiyorlar: Avrupa üzerinde Alman ağırlığı.
İlkinde bizi sömürge niyetine kullanmaya kalkmışlar, ikincisinde iyi geçinmeye bakmışlardı (Hitler ile İnönü arasında derece farkı, uygulama farkları vardı ama "temel" bir anlaşmazlık ve uyuşmazlık yoktu!)