İşte belli bir şey
İşte belli bir şey, Erdoğan'ı deviremediler, AKP'yi yok edemediler. Oysa 8 Haziran sabahı çok umutlanmışlardı. Fethullah'ın zevkten dört köşe olmuş bir kuçukuçusu cep telefonuma heyecanlı mesajlar...
İşte belli bir şey, Erdoğan'ı deviremediler, AKP'yi yok edemediler.
Oysa 8 Haziran sabahı çok umutlanmışlardı. Fethullah'ın zevkten dört köşe olmuş bir kuçukuçusu cep telefonuma heyecanlı mesajlar gönderiyordu: "Oooh, suyundan da koy!"
Şimdi, iki ay sonra, hiçbirşeyi çözemediklerini görüyorlar: Erdoğan sapasağlam yerinde oturuyor, AKP de en büyük parti ve "kendisine dayatılan koalisyon tuzağını" elinin tersiyle itme gücüne sahip...
Artık bütün umutları, kasım ayında da hazirana benzer bir tablonun ortaya çıkmasıdır.
Çıkarsa, altı ayla sınırlı kalmasını umduğumuz "fetret devri" dört yıla yayılır, onlar sevinirler ama Türkiye çok zarar görür.
Çünkü ne Kılıçdaroğlu tek başına Esad'la ve Sisi'yle barışma, İsrail'in karşısında uslu durma kararını verebilecek, yani dış politikamıza yön değiştirtecek güce sahip olabilecektir, ne de PKK amaçladığı Kürt bağımsızlığına kavuşabilecektir.
Dört ay kaybedildi, dört sene kaybedilecektir.
Tekrar seçim bu kasımda da yapılsa, öbür ilkbaharda da yapılsa, isterse tekrar mekrar değil de 2019 yılında olağan şekilde yapılsa, AKP'den başka hiçbir partinin tek başına iktidara oynayabilecek hali de yoktur!
Erdoğan'ın düşmanları yanlış hesap yaptılar.
Haziran ayında oluşan ortamın coşkusuna kapılıp "bu işi bitirdik" sandılar.
Faraş olmuş üç beş müptezel kalem "koalisyon çok faydalı bir şeydir" yazarsa AKP'nin eli kolu şıp diye bağlanıverecekti...