Olmaz öyle saçma şey
Eveeet, Meral Hanım'ın kuracağı parti konusu azıcık açıklığa kavuştu! Fazla değil, azıcık. Çünkü ekip belli değil, kadro belli değil, paranın kaynağı belli değil (Emine Ülker...
Eveeet, Meral Hanım'ın kuracağı parti konusu azıcık açıklığa kavuştu!
Fazla değil, azıcık. Çünkü ekip belli değil, kadro belli değil, paranın kaynağı belli değil (Emine Ülker Tarhan'ın belirttiği gibi "bu iş para işidir"...)
Partide "şaşıracağımız" isimler olacakmış... Allah Allah, Neymar'ı mı transfer edecekler nedir, anlayamadık ki...
Fakat "ikinci adam" belli: Ümit Özdağ.
Aydın Doğan'ın gazetesi, bunları daha şimdiden desteklemek ve işe ciddiyet kazandırmak için Ümit Özdağ'ın "profesör" olduğunu durup durup tekrar hatırlatıyor... Üniversiteye rektör seçmiyoruz hemşerim!
Babası Muzaffer Özdağ, 27 Mayıs cuntasının "iktidarı sivillere bırakmak istemedikleri için" kendi arkadaşları tarafından tasfiye edilen ünlü "14'lerinden" biri.
Özdağ, henüz adı bile bilinmeyen partinin "siyasi çizgisini" de açıklamış.
Gençliğinde sıkı bir "ülkücü" olarak tanınan Özdağ, yeni partilerinin beklendiği gibi aşırı sağda ya da merkez sağda falan değil, "milli merkezde" olacağını söylüyor.
Öyle saçma şey olmaz.
Siyasette milli merkez diye bir şey yoktur.
Bu palavranın Fransızcası "juste milieu"... Tam orta...
Bu terim Fransız tarihçileri tarafından alay konusu edilmiştir. "Ben tam ortadayım" diyenle dalga geçerler.
1830 ihtilalinden sonra iktidara gelen büyük burjuvazi, yelpazedeki yerini "tam orta" olarak niteliyordu.
Bu büyük bir kandırmacaydı. Kral Louis-Philippe de bunlara tam teslim olmuştu. Bu iktidar bal gibi sağ iktidardı.
Bu da bal gibi sağcı bir parti olacaktır.
Akşener, Özdağ, Oğan gibi isimlerden bir merkez partisi çıkmaz. Zaten merkez partisi diye bir şey olmaz.
Bu bildik numarayı CHP'den Ecevit'e kızıp ayrılan Turhan Feyzioğlu yapmaya kalkmış, tutturamamış, yokolup gitmişti.
Dolayısıyla, partisini anlatmaya çalışan Özdağ "gak guk" ediyor ve malum yaveleri tekrarlıyor: Bütün halkı kucaklamak, Türk milletinin tek bir millet olduğunu hatırlamak, reel sektörü ekonominin itici gücü haline getirmek, hem türbanlının hem eteklinin partisi olmak, AB ile ilişkileri güçlendirmek... Cumhuriyetin kuruluş ilkeleri, falan filan falan filan. Bütün bunları CHP de söylüyor.
Yola da Samsun'dan çıkacaklarmış!