Sakil müsamere
Atatürk pozitif bilimleri her şeyin üstünde tutan, aklın rehberliğine inanan bir önderdi. Böyle bir önderin otuzlu yıllarda "bütün dünyanın aslında Türk olduğu" gibi safsatalara sarılmış olması şaşırtıcı değil midir?
Atatürk pozitif bilimleri her şeyin üstünde tutan, aklın rehberliğine inanan bir önderdi.
Böyle bir önderin otuzlu yıllarda "bütün dünyanın aslında Türk olduğu" gibi safsatalara sarılmış olması şaşırtıcı değil midir?
Bu bana çocukluğumda da tuhaf gelirdi, babama sorardım, "millete moral vermek için" derdi...
Öyle diyelim.
Peki bugünkü Atatürkçüler aradan geçen doksan yılda bir türlü moral kazanamadılar da o nedenle mi bir gazetecinin "şebeklik" olarak nitelediği hareketlerden kendilerini alamıyorlar?
Canı sıkılan, birilerini "Atatürk'e şikayet" ediyor.
İşte bir resim: Ali Babacan'ın İstanbul il başkanı (partinin adı neydi yahu?) Atatürk'ün kulağına eğilmiş, bir şeyler fısıldıyor...