Şundan bundan

Tayyip Erdoğan'a yaptığı uyuzluklarla onun iki yıl önce Danıştay'ın kuruluş yıldönümü toplantısını terketmesine yolaçan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu şimdi kalktı paşa paşa Külliye'ye gitti, "o gece sizi duyunca yüreğimiz ferahladı" dedi... Bir görüşe göre buzları eritti, bir görüşe göre "arzı übudiyet" etti.
Lakin Beştepe'ye İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal gitmedi. "Böyle bir ziyareti gerekli ve anlamlı görmüyormuş"... Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran'ın da mazereti varmış, "tatildeymiş"...
İzmir, Adana, Ağrı, Antalya, Artvin, Kayseri ve Tunceli baroları da temsil edilmemişler.
Uzlaşma ha? Lütfen hadi yürüyünüz efendim! Düşmanlık sürüyor.
Toz duman yatıştıkça cesaretlerini kazanacaklarını söylemiştik.

***
İşte belli ki asılamayacaklar... Başbakan "idam bir sefer ölümdür, ama ölümden daha büyük ölümler var onlar için" dedi.
Daha büyük ölüm, birkaç yıl yatmak, ilk afla çıkmak, ya da iktidar değişirse, yeni bir fetret devrine girersek "çıkarılmak"... Türkiye'de hiçkimsenin müebbet cezasını sonuna kadar yattığı, kodesten cenazesinin çıktığı görülmemiştir.
Böyle olunca da darbeye kalkışmak ödüllendirilmiş oluyor sanki... Nasıl olsa ucunda asılmak yok.
Şehit astsubayımızın kurşununu alnından yiyen deyyusa ne diyeceğiz peki? Bir sefer öldüğü için talihli mi, arkadaşları pis canlarını kurtarıp o gittiği için talihsiz mi?
***