Değişim hamaseti!
Her parti “değişim” diye geveleyip duruyor da biri çıkıp “ne değiştireceksiniz” diye sormuyor. Hepsinin dilinde bayrak, ezan, millet sözcükleri var. Anlaşılan hamasetle işi götüreceklerini sanıyorlar, oysa bunu en iyi yapan hâlâ iktidarda.
Öteden beri siyasetçiler “Türkiye’nin esas gündemine yoğunlaşalım” diye söyler durur. Nedir bu “esas gündem” peki? Anladığım, ülkenin iktisadi durumu dışında herhangi bir gündemi değerli görmüyorlar, ne konuşsak “onu geç esasa gel” deniyor. Biraz eli kalem tutan kişi, toplumun üretim, paylaşım, işsizlik ve elbette emek sorunlarının ideolojik olduğunu bilir. İdeoloji sözcüğünden neden nefret edildiğini biliyoruz. Neoliberaller “tarihin sonu” diye tutturdular ama görüyoruz ki akmaya devam ediyor.
***
Üretmeyen, yaratmayan insanlığa hiçbir katkısı olmayan toplumuz. Böyle olmamıza karşın iyi yaşam koşulları istiyoruz, sormuyoruz da “Bunun için ne yaptık?” diye. Dünyanın her yanında akademi dahil, her kurum bu dijital çağın ne getirip götürdüğünü tartışıyor. Biz her zaman olduğu gibi sürece “kader” deyip geçiyoruz.