İşin aslı!
AKP, dokuz milyar maliyetle 48 yeni cezaevi yaptıracakmış. Biri sosyal medyadan yazmış: “Umarım mahkûm garantisi vermemişlerdir yüklenici firmaya” diye. Seçimlerden sonra yinelenen “Ülke artık gerçek gündemine dönmeli” çağrısının saçmalığı iyice ortaya çıkıyor...
Bundan daha önemli gündem olur mu? Gerçeği arayan, muhalefet eden, ses yükselten herkes için hazırlıklar başlamış anlaşılan.
Bilmez değilim: “İktisadi kriz” öncelikli demeye getiriyor bunu söyleyenler, tamam da, bu “kriz” kendiliğinden mi çıkıyor? “Başkanlık” denen, eşi benzeri görülmemiş tuhaf düzene kökten karşı durmazsanız, olsa olsa yalancı itirazın sözcüsü haline gelirsiniz. Bir yerden para bulunup şırınga edilse sisteme ve bu “sadaka” uygulamaları devam etse, sorun aşılacak mı? Damat sordu ya: “Yapısal reform dediğiniz nedir?” diye, ben de merak ediyorum. Çürümüş piyasa düzeninin nesini onaracaksınız; başka türlü söylersek, hangi siyasi yapı AKP’den daha iyi sermaye bekçiliği yapabilir?
Kimin krizi?
“Türk Tipi Başkanlık Sistemi” küresel sermayenin dilediği gibi at oynatması için uygundur. Bugün muhalif gibi görünen kesimlerin temel itirazı bu sömürü düzenine değildir.