Mehdi’yi beklerken
Bizi kısır çekişmelere tutsak eden ülke gündemine öfkelenmemek mümkün değil. Derin karanlıkta yön bulmaya çalışır haldeyiz. Beyaz yakalı kalabalık yaşam olağan akıyormuş gibi davranıyor.
İşçi sınıfı henüz kendi çıkarının çok uzağında. Yalnız hissetmemek mümkün mü?
Aydın, sanatçı bu durumda ne yapmalı? “Benden sonrası tufan” anlayışı pek uygun liberal tezlere. Peki, ama soluduğu havayı önemseyen, yaşadığı dünyayı anlamak isteyen kimse bu bencillikle davranabilir mi? Kişi ilkin kendiyle hesaplaşır. “Nereden geldim, nereye gidiyorum” diye sorar. Sahte kahramanlar gününde, teslimiyetle davranan kişiye olsa olsa acınır. Diyeceğim, gidilecek yol için karar vermek gerekir. Koşullar zor, sabır kalmadı ama başka da çare yok; bildiğini söyleyeceksin, yolunda ilerleyeceksin!