Adalet hepimize lâzım

Adalet yürüyüşü geçen perşembe günü başladı. İnsanlar Ankara'dan İstanbul'a yürüyor. Yapılan hesaba göre yürüyüş 28 gün sürecek, bugün dördüncü günü; demek ki insanlar Ramazan Bayramı'ında da yollarda olacak...        Bu yürüyüşün anlamı açık, herkes ülkede adalet istiyor, yargının siyasal hale getirilmesi çabalarına karşı çıkıyor.        Yürüyüş ülkede birlikte yaşamayı, barışı, huzuru ve adaleti sağlamak için yapılıyor. Siyasal bir amacı yok, sosyal bir amacı var...        O amaç da demokrasinin, hukukun, adaletin  ve özgürlüklerin yerleşmesini sağlamak...        Sosyal yapımız, demokratik değerler manzumesiyle o kadar kavi hale getirilmeli ki hiçbir siyasal anlayışın onu bozmaya gücü yetmesin...        * * *        Yürüyüşü CHP'nin eylemi olarak algılamamak lâzım. Bir sosyal bütünlük için yollara düşen toplumu hiçbir parti kendi penceresinden seyretmesin.  Keza siyasete bulaşmış diğer oluşumlar da yürüyüşü siyasal değil sosyal açıdan değerlendirsin...        AKP aksi iddiada, onlara göre yürüyüşün sosyal bir yanı yok...        Katılmamak suretiyle bu mesajı veriyorlar...        Ancak AKP'nin kurucularından Fatma B. Ünsal ile eşi eski AKP milletvekili Faruk Ünsal yürüyüşe katılanlardan. Katılımcılar arasında ilginç isimler de var, biri AKP'li Merve Kavakçı'nın eşi Prof. Dr. Cihangir İslam, o da yürüyor...        İslam, KHK ile üniversiteden uzaklaştırılan bilim adamlarından biri...        * * *        Yürüyüşe karşı çıkanların en ilginç siması MHP Genel Başkanlığı'nda miadını dolduran Devlet Bahçeli; o da aynı kafada, adalet esaslı yürüyüşü, bir kalkışmanın provası telakki edecek kadar AKP'li olup çıkmış ve gönlünü iktidara kaptırmış durumda...          Yazıklar olsun Bahçeli'ye...        Yürüyüşçüleri kriz tetikçileri ve kaos heveslileri diye suçlamak suretiyle AKP ağzını kullandı ve meşrebini de pek veciz biçimde açıklamış oldu. Adaleti yollarda değil devletin ruh kökünde aramayı öneren Bahçeli, iç hukuk yollarını gösterdi, "Hepsi açık" dedi...         Adalet kavramının gerçek anlamında algılanamadığı bir toplumda hukuk yollarının ne halde olduğunu görmek istemeyen bu şahsın siyasal anlayışı, insanları önünde sonunda "Muhteremin başka hesapları olmalı" düşüncesine sevk ediyor.         Devletin ruh kökünde adalet kavramı ağır bassaydı yıllardan beri onlarca hukuk cinayeti işlenir miydi!         * * *         AKP'ye göre son kullanma tarihi yaklaşan Devlet Bey'in şu cümlesi de halkı kışkırtma amaçlı bir ifadedir...         Diyor ki:         -Merak ediyorum, İstanbul'dan karşı bir yürüyüş başlarsa karşılaşma ve buluşma noktası neresi ve nasıl olacaktır?         Dikkat, önemli bir şey söylüyorum; bu ifade suç duyurusu olacak evsafta bir yönlendirmedir!         Gereği yargının işi! Açıklamam var-------------------------------Yazılarımı yayın tarihinden bir iki gün önce yazıyorum. O yüzden gündemin gerisinde kalıyorum. Her gün gazetede olamadığım için yazımı tedbiren iki gün önceden editör arkadaşlarıma ulaştırmak zorundayım. Dediğim gibi bu nedenle güncel olaylara anında bakamıyorum. Bu hususu açıklamak istedim. Yakında inşâllah o iki günlük süreyi kapatacağım ve güncel olayların gerisinde kalmamaya özen göstereceğim. Söz mü söz! ANLAMLI SÖZLER---------------------------------Panikleyip mahvoldum diyen zafer kazanamaz. (Mareşal Fevzi ÇAKMAK)