Sorgulanacak çok şey var

     15 Temmuz, hâlâ konuşuluyor. Madem ki unutmadık ve unutturmayacağız o zaman devlet-i ebed müddet sürecinde hep onu konuşacağız...      Bu kalkışma, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni...

     15 Temmuz, hâlâ konuşuluyor. Madem ki unutmadık ve unutturmayacağız o zaman devlet-i ebed müddet sürecinde hep onu konuşacağız...      Bu kalkışma, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni hedef almış en büyük içsel saldırıdır. Dışarıda planlanmış içeride uygulanmış çift başlı bir ihanettir.      Kan dökülmüştür...      Vampirlerin tezgâhladığı bir canavarlıktan başka bir şey değildir!      * * *      Söyledik; hedef devletti, milletti, iktidardı, laik cumhuriyetti, demokrasiydi, parlamenter sistemdi...         Cumhurbaşkanını da ortadan kaldırmayı planlamışlardı...      Halk direnmeseydi bütün bunlar olabilirdi...      * * *      Fitne ve fesat yayan cemaatin, önünde sonunda bir darbe girişimi yapacağı neden fark edilmedi...      Oysa iktidar, uzun zamandır cemaatle iç içeydi, mensupları iktidarın müzaheretiyle bütün kurum ve kuruluşlara girmişti. Yargı, Emniyet, Eğitim, Sağlık, Bilim alanları hizmet (!) erbabınca (!) doldurulurken iktidar neredeydi, başbakan yok muydu, MİT uyuyor muydu...      Sorgulamak lâzım... ***Gelelim askere; içindeki fetöcüleri neden saptayamadı; eski Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ, "2000-2010 tarihleri arasında TSK'da görevli fetöcülerin listesinin neden olmadığını sorgulamak lazım" dedi...     TSK içindeki cemaatçilik nasıl görülmedi. Darbe girişimine katılan askerlerin tamamı fetöcü müydü, yoksa aralarında fetöcü olmayıp da sadece Erdoğan'a ve AKP'ye karşı olanlar da var mıydı, bunlar da araştırılmalı.. ***      Çok daha önemlisi Adil Öksüz'ün durumu...      Araştırılıp ortaya çıkarılması elzem hale gelen çok önemli bir konu da bu! Bulunup konuşturulsa birçok gerçek gözlerimizin önüne serilecek...      Devlet her türlü enstrümanı kullanarak bu haini bulmak zorunda! Allah ömrünü uzun etsin Erkan------------------------------ ---------------      15 Temmuz akşamı üzüntüden perişan oldum. Köprü'de toplanan yurttaşlarla birlikte şehitlerin acısını yeniden yaşadım. Hele tek tek isimleri okunurken...      Erkan Yiğit de hayatını kaybedenler arasında sayıldı, inanın şoke oldum... Çok sevdiğim, insanlığına ve dostluğuna hayran olduğum gazeteci arkadaşım, can dostum Erkan Yiğit demek ki şehitlik mertebesine erişmişti.      Yarım saat kadar kendime gelemedim, oturduğum koltukta yığılıp kaldım...      Sonra toparlandım, telefon edip yakınlarına başsağlığı dilemek istedim. Sevgili eşini bir süre önce yitirmişti, telefona herhalde oğlu Kartal çıkar diye düşündüm...      Saat 22.20...      Cesaretlenip numarasını çevirdim... Bir ses "Alo" dedi, "Alo" dedim ve devam ettim:      -Kiminle görüşüyorum, ben Ergun Kaftancı'yım...      Ancak yiğitlerin ağzından çıkacak gümbür gümbür bir ses:      -Ağabey buyur ben Erkan...      Halimi görecektiniz, şaşkınlığı ve sevinci bir arada yaşadım, uzun süre lafladık, özlem giderdik...      Erkan çok eski bir arkadaşım, çok başarılı bir gazeteci, birlikte epey çalıştık. Ortak anılarımız oldu. Eşsiz ve insana güven veren bir meslek ahlâkına sahipti...      Benim gibi, Burhan Ayeri gibi koyu bir Beşiktaşlıydı, oğlu Kartal Yiğit de başarılı bir spor gazetecisi...      * * *      İnsan insana benzer de isim isime benzemez mi...      Şehit Erkan Yiğit'e ve bütün şehitlerimize rahmet diliyor, bizim Erkan Yiğit'i de uzun bir ömür dileyerek sevgiyle kucaklıyorum... Lafın kısası---------------------------      AKP iktidarı fetöcü bir darbe bekliyordu ki polis teşkilâtına, TSK'nın elinde bulunan ağır silahlardan da alınması kararını vermişti. O silahlar alındı mı, 15 Temmuz'da darbecilere karşı kullanıldı mı, merak ediyorum      * * *      Fethullah Gülen iğrenç bir kişilik. Darbeyle ilişiğim yok diyecek kadar korkak, yalancı ve şerefsiz. Yakalananların itirafları ne olacak, neresine sokacak imamları (!), abileri, ablaları. Ya "Darbe emrini o verdi" diyenlere ne buyurulur...      * * *      Fatih Terim iki damadıyla kabadayılar grubu gibi küfür ederek mekân basmış, önlerine çıkanları darp etmişler, sonra da kaçıp gitmişler. Mekânı basılan köfteci de Fatih gibi Galatasaray Kulübünün üyesi... Şikâyetçi olmuş ama polis Fatih hakkında herhangi bir işlem yapmamış. Türk Futbol Direktörü de AKP ve Erdoğan hayranı olduğu için Alaçatı'da elini kolunu sallayarak gezer olmuş... ANLAMLI SÖZLER-----------------------------------      Büyük düşünen, inanan, büyük heyecan duyan millet büyük olabilir. (Yahya Kemal BEYATLI)

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yaptıklarını affettirmeye özür dilemek yeter mi?.. 05 Temmuz 2019 | 290 Okunma Fransa sararınca... 21 Aralık 2018 | 406 Okunma Ergenekon ve mazlumlar 14 Aralık 2018 | 353 Okunma Milletin özüne dokunmayın 26 Nisan 2018 | 134 Okunma Ya milli irade, ya başka bir şey 23 Nisan 2018 | 299 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar