N’olur acele etmeyin
Öncelikle Yeni İstanbul Havalimanı’mız ülkemize hayırlı olsun. Görkemli bir açılış seyrettik televizyonlarda. Gezilebiliyorsa eğer gidip gözlerimle de göreceğim. Dünyanın en büyüğü...
Öncelikle Yeni İstanbul Havalimanı’mız ülkemize hayırlı olsun. Görkemli bir açılış seyrettik televizyonlarda. Gezilebiliyorsa eğer gidip gözlerimle de göreceğim. Dünyanın en büyüğü olmasının tarihi 2028 olduğuna göre ömrümüz vefa etmez herhalde. Bu hali de yeter iftihar etmek için.
Söylenenlerden yola çıkarak, bir endişem var. Onun için n’olur acele etmeyin dedim. Personeli, ekipmanları taşısanız da, milyonlarca yolcuyu taşımak kolay değil. Hele hele mevsimsel olarak ve tam da yılbaşında. Bu taşıma işinin ideal zamanı bahar aylarıdır bana göre. Yani altı ayda her şey yerine otursun öyle. Daha metromuz bitmedi. Tamam 150 otobüsümüz var. İETT hat koymuş ama alana çook uzakta bırakıyormuş. Taksi ateş pahası. Onun için ulaşım şimdilik zor. Tabii düzelecektir. İGA yetkilisi bile yolcumuz Pendik’ten uçak saatinden dört saat önce otobüse binmelidir dedikten sonra. Ne olacak, bunu ‘soft opening’ sayar, baharda bir açılış daha yaparız. Hem o zaman belki ‘Istanbul Airport’ tabelasına International kelimesini de ekleriz. Çünkü burası domestic havaalanı değil.