Gençlerin 'hayır' tercihi
16 Nisan halkoylamasında en yoğun “Hayır” verecek kesimin 18-24 yaş grubu olduğunu birçokları gibi ben de seziyordum. Buna rağmen sandık çıkışı sonrası araştırma sonuçlarını...
16 Nisan halkoylamasında en yoğun “Hayır” verecek kesimin 18-24 yaş grubu olduğunu birçokları gibi ben de seziyordum. Buna rağmen sandık çıkışı sonrası araştırma sonuçlarını gördüğümde (elbette doğruysa tabii) çok şaşırdım.
IPSOS araştırmasında gençlerin hatırı sayılır bir kısmının (18-24 yaş grubundakilerin %54'ü, ilk kez oy kullananların %58'i) 'Hayır' tercihine yönelmiş göründükleri söylendi ve şöyle yorum yapıldı: “Bu kitle bir anlamda AK Parti iktidarının nesilleri… AK Parti'li yıllarda yapılanların yanında yapılmayanların, iyinin yanında kötünün de var olduğunu tecrübe ediyorlar. Sosyal medya ve sosyal çevrelerindeki diyaloglarda demokrasi, hak ve özgürlükler ekseninde standardı yüksek bir dünyanın var olduğunu görüyorlar. Bu kitle kabına sığmayan, mobilize, dünyayı tanımaya çalışan, etrafında ne olup bittiğinin farkında olan, dış dünyaya açık bir kitle. Eğitim de bunları katı ideolojik düşünmekten, partizan dünya görüşünden kurtarıyor; daha eleştirel, sorgulayıcı bakmasına fırsat veriyor.”
Sözler güzel, tumturaklı ama ilk cümledeki somut ifade dışında diğerleri tamamen sübjektif değerlendirme. Asla gençlerimiz üzerine yapılmış bir araştırmaya dayanmıyor, lafügüzaf yani… Mesela burada yapılan tespitlerin aksine önceki araştırmalardan gençlerin ideolojik partilere daha çok meyyal olduklarını biliyoruz. Yine aynı şekilde Batı'da yapılan araştırmalar, akıllı telefonlarını ellerinden düşürmeyen “app kuşağı”nın sandığımızdan çok farklı özellikler sergilediklerini gösteriyor. Meraklısı, ayrıntısı için “Internet ve Psikolojimiz” kitabımıza bakabilir. Neyse biz oyalanmayı bırakıp sonucun beni niye şaşırttığına dönelim.
Halkoylamasında 18-24 yaş grubunda çok daha yüksek (%70) civarında “Hayır” bekliyordum. O yüzden %54 sonucuna hayli şaşırdım. Şaşırmakla kalmayıp “milli ve yerli kültür” adına çok sevindim, umutlandım. Nedenini anlatmaya çalışayım.
Yaşadığımız teknomedyatik dünya, toplumun derin yapılarında büyük değişikliklere yol açıyor. Önceki tanımlar, giderek gözden kayboluyor, geleneksel düşünce kalıplarının yerini “ağ”lar alıyor. Esas farklılık, bilginin dolaşımında
Merhametten maraz doğmaz!
12 Eylül 2019 | 231 Okunma
“Benden nefret et ama bana acıma!”
08 Eylül 2019 | 196 Okunma
Merhamet esastır çünkü...
05 Eylül 2019 | 170 Okunma
Merhameti kavramak zordur
01 Eylül 2019 | 148 Okunma
Adalet, merhametten koparsa
29 Ağustos 2019 | 148 Okunma
TÜM YAZILARI