Seçimin iki büyük sonucu
31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri, birçok yönüyle tartışılmayı hak ediyor ve tartışılıyor. Seçimin mutlaka üzerinde durulması gereken ve üstelik siyasi ve sosyolojik önemleri seçimle...
31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri, birçok yönüyle tartışılmayı hak ediyor ve tartışılıyor. Seçimin mutlaka üzerinde durulması gereken ve üstelik siyasi ve sosyolojik önemleri seçimle sınırlandırılamayacak sonuçları da var. Bunlardan birincisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle ilgili. Kanaatimce bu seçimle birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi tartışmasız hale geldi. Zira bu sistem hayata geçmesin diye referandum sürecinde canla başla çabalamış, erken seçimde tekrar parlamenter sisteme dönülmesini en önde gelen vaadi olarak sunmuş olan muhalefet ne seçim kampanyası boyunca ne de seçim sonuçları alındığında bu konuda tek söz etti. Ancak seçimlere ramak kala, parlamenter sistemin yılmaz bir savunucusu rolündeki emekli siyasetçi Cindoruk’un “intikam” bağırışını duyduk ama onu da kimse ciddiye almadı. Millet, referandumda yeni sistem lehine tercihini yapmıştı, henüz yeni sistem tam manasıyla yerleşmeden gündeme gelen erken seçim ve yerel seçimlerdeki oylarıyla da tercihine sahip çıktığını, artık önümüzdeki dört yıl boyunca yeni sistemin icraatlarını görmek istediğini beyan etti.
Seçimlerin hemen öncesinde, Star gazetesinde, görüşlerine çok değer verdiğim siyaset bilimci Dr. Murat Yılmaz, son 4 yıldaki yedi seçimi ve bu süre zarfında içeride ve dışarıda yaşanan türbülans oluşturucu olayları hatırlatarak şunları söyledi: “Bu bakımdan 31 Mart 2019 mahalli idareler seçimi tıpkı 30 Mart 2014 yerel yönetimler seçimi gibi ehemmiyetli bir seçimdir. Muhalefetin Cumhur İttifakı’nın asabiyesini zayıflatmak için propaganda amacıyla tansiyonu düşük tutmaya çalışması, siyasi kampanya amacıyla sınırlıdır. Bu şekilde AK Parti seçmeninin bir takım kırgınlıklar sebebiyle sandığa gitmesi engellenmek istenmektedir. Seçim sonuçları muhalefet açısından tatminkâr olduğunda, yeniden 30 Mart 2014 seçim...