Terörist ve hayatın anlamı
Geçen hafta “Uluslararası Psikofarmakoloji Kongresi”ndeydim. Prof. Dr. Kazım Yazıcı ve Prof. Dr. Medaim Yanık'ın yönettiği “Şiddet ve terörün psikodinamikleri” panelinde Prof. Dr. Kemal Sayar ve Prof. Dr. M....
Geçen hafta “Uluslararası Psikofarmakoloji Kongresi”ndeydim. Prof. Dr. Kazım Yazıcı ve Prof. Dr. Medaim Yanık'ın yönettiği “Şiddet ve terörün psikodinamikleri” panelinde Prof. Dr. Kemal Sayar ve Prof. Dr. M. Hakan Türkçapar ile birlikte ben de konuşmacıydım. “Terörist ve hayatın anlamı” başlıklı bir konuşma yaptım. Yine aynı kongrede “15 Temmuz'un psikolojisi” üzerine, o gece TRT'nin önünde yaşadıklarımızın videolarını da gösterdiğim uzun bir konferans verdim. Bu yazımda paneldeki konuşmamı, pazar yazımda da konferansta söylediklerimi ana hatlarıyla paylaşmak istiyorum.
Teröristin hayata verdiği anlama geçmeden önce bazı hatırlatmalar ve belirlemeler yaptım. Terör ve terörist tanımlarındaki belirsizliği, araştırmalarda teröriste özgü toplumsal ve psikolojik bir profil bulunamadığını, oldukça karmaşık terör faaliyetini yapanları bir akıl hastalığı içinde ele almanın sakıncalarını ifade ettim. Her ne kadar teröristlerde kendi içlerinde tutarlı, kesin inançlı, ödün vermeye yanaşmayan, risk almayı seven, eyleme yatkın, katı, tahammülsüz olma gibi benzer davranış özellikleri saptanmışsa da bunların terör faaliyetlerine katılmadan önce de bulunup bulunmadığının bilinmediği üzerinde durdum. İntihar bombacılarının eylemlerinde ölüm narsisizmi ve depresif-mazokistik özellikler belirtilse de bunların yeterince tüketici açıklama getiremediklerini söyledim. Terör örgütlerinin yapı ve işleyişindeki sertlik ve acımasızlığın terörist zihnin inşasındaki payına dikkat çektim. Teröristlerin amaçlarına, liderlerine ve kendilerine tapınılacak düzeyde anlam atfettiklerinin; küçümsedikleri ve hiç yerine koydukları, diğer insanları aşağılamak ve acıya tabi tutmanın onlar için haz kaynağı olabileceğinin altını çizdim. Vahşet ve terörün tarihin her döneminde, her inanç sisteminde görülen olgular olduğunu, İslam'a ve ilkel din kültürüne mal edilemeyeceklerini özellikle vurguladım ve özetle şöyle devam ettim.