Deniz dışarı Sebahattin içeri!
15 Temmuz destanı yazılırken Genelkurmay önünde bir yiğit yumrukluyordu tankı. İsmi Sebahattin Arslan.. Darbeci teröristler; “önümüzden çekilmezsen vurmak zorunda kalacağız” dediğinde; “Vurmazsan...
15 Temmuz destanı yazılırken Genelkurmay önünde bir yiğit yumrukluyordu tankı. İsmi Sebahattin Arslan.. Darbeci teröristler; “önümüzden çekilmezsen vurmak zorunda kalacağız” dediğinde; “Vurmazsan şerefsizsin” demişti.. Açtı göğsünü yürüdü tankın üstüne… Hani hep anlatılır ya; “Çıplak ellerle tankı durdurdular” diye.. İşte o adam, bu adamdı.. Gülten Akın, şiirinde diyordu ya; “Büyü de baban sana, baskılar, işkenceler, kelepçeler, gözaltılar, zindanlar alacak..” diye.. Gençliğinin baharında hepsine sahipti.. Sadece düşüncelerinden ötürü 28 Şubat cuntası zindana attı onu.. Alın ‘Sıradışı bir 28 Şubat Hikayesi’ kitabını, o zulüm yıllarıyla nasıl dalga geçtiğini görün bu yiğit