Arkadaşım diyor ki: Sen ne dediysen o çıktı
ARKADAŞIM diyor ki: “Daha ilk gün, orası Peşaver olacak dedin...”“Haklı çıktın...” Arkadaşım diyor ki: “Daha ilk gün ‘Suriye’de bu muhaliflere destek vermeyin, o silahlar radikallerin eline...
ARKADAŞIM diyor ki:
“Daha ilk gün, orası Peşaver olacak dedin...”
“Haklı çıktın...”
Arkadaşım diyor ki:
“Daha ilk gün ‘Suriye’de bu muhaliflere destek vermeyin, o silahlar radikallerin eline geçer’ dedin...”
‘Haklı çıktın...”
Arkadaşım diyor ki:
“Daha ilk gün, ‘Mısır’da Müslüman Kardeşler’in sırtını okşamayın. Onlar da sizin ülkenizde bir kardeş bulur, onun sırtını sıvazlar’ dedin...”
“Haklı çıktın...”
Arkadaşım diyor ki:
“Daha ilk gün sordun. ‘Rus uçağını düşürme emrini kim verdi?’ Bu iş başımızı belaya sokacak’ diye...”
“Haklı çıktın...”
Ben de bütün bunları dinliyor ve “Eeee” diyorum.
Bugün artık, su alan gemide, sen haklıydın, ben haklıydım münakaşası zamanı değil...
Biz Ortadoğu’ya girmek istiyorduk, Ortadoğu bütün melaneti, pislikleri, gaddarlığı, entrika ve cinayetleriyle bizim içimize girdi...
Kurtulmak, evlatlarımıza, çocuklarımıza güzel bir ülke, müreffeh ve mutlu bir millet bırakmak istiyorsak...
Dışarıyla barışmadan bile önce, kendi kendimizle barışmalıyız...
Barışmalıyız... Affetmeliyiz... Unutmalıyız...
Gardımızı düşürüp yumruklarımızı gevşetmeli...
Birbirimize sarılmalıyız...
Yoksa ne siz kurtulursunuz... Ne biz... Ne de hiçbirimiz...
CUMHURBAŞKANI'NIN YAZILI AÇIKLAMASINI KİM YAZDIYSA KUTLARIM
BİR: Açıklama yazılı yapıldığı için, belagat şehvetinin kıskacından kurtulmuştu.
İKİ: Açıklamada İstanbul, Ankara, Antalya havalimanları ile Berlin, Londra, Paris, Brüksel’in yan yana koyulup tehlike bakımından birbirinden farklı olmadığını vurgulamak yerindeydi.
ÜÇ: Sakin bir dille bütün ülkeleri teröre karşı birlikte hareket etmeye davet etmek akıllıcaydı.
DÖRT: Türkiye’nin teröre karşı sonuna kadar direneceğini vurgulaması kararlılığı gösteriyordu.
BEŞ: Yine DAEŞ falan denmekle birlikte, hiç olmazsa araya “İslamofobi”, “İslam’a mal edilemez” gibi bugün artık hiçbir inandırıcılığı kalmamış argümanlar sokmaması da dikkat çekiciydi.
Metni kim yazdıysa kutlarım.
ESKİ ORTADOĞU'NUN YEPYENİ KANUNLARI
IŞİD’e DAEŞ, Esad’a “Esed” demekle Ortadoğu’nun ve Müslümanların meseleleri çözülmüyormuş.
“Haftaya Emevi Camisi’nde namaz kılacağız” diyerek komşunun liderine ömür biçmek, doğmamış çocuğa don biçmekten bile daha hayalci oluyormuş.
Camdan bir evde oturuyorsanız, başkasının cam evine taş atınca, sizinkine de füze fırlatılıyormuş.