Biz unuturuz da sen...
TATİLDEYİM... Uzakta bir yerde teknedeyim... İlgilenmiyorum... Ne söylese bir kulağımdan girip ötekinden çıkıyor...Ama öyle bir laf ediyor ki...İşte o an geliyor, tutamıyorum kendimi... * * * Sayın Cumhurbaşkanı...
TATİLDEYİM... Uzakta bir yerde teknedeyim...
İlgilenmiyorum... Ne söylese bir kulağımdan girip ötekinden çıkıyor...
Ama öyle bir laf ediyor ki...
İşte o an geliyor, tutamıyorum kendimi...
* * *
Sayın Cumhurbaşkanı siyaset sofrasına dönüştürdüğü iftar sofrasında diyor ki:
"Bugün tüm Türkiye'nin geçmişini tartışan değil, mevcut sorunların çözümü ve geleceğin inşaası konusunda irade ortaya koyacak bir koalisyon hükümetine ihtiyaç var."
İşte bu lafı duyunca, uzak denizlerde bile olsam, içimdeki o zemberek boşalıyor...
Ve başlıyorum kendi kendime homurdanmaya... Saydırmaya...
* * *
Arkadaş...
-Sen son 7 yıldır durmadan geçmişi kaşıyacak, mazide mal arayan defineci gibi, hazine yerine, tarihin senden önceki bütün kahramanlarının kuyusunu kazacaksın...
-Mesela 100 yıl öncesinin Dersim defterini açacak, kendi meşrebine göre yorumlayacak, işine geldiği için rahmetli İsmet İnönü'yü paramparça edecek, işine gelmediği için Celal Bayar'ı saklayacaksın...
-Mesela sen ve tayfan, daha dün devletin televizyonunda Kurtuluş Savaşı'nın kahramanı, bu Cumhuriyet'in kurucusu aziz insan hakkında demediğini bırakmayacak, affedersiniz "Ayyaş" bile diyeceksin...
-Mesela 30 yıl önce yapılmış bir darbenin hesabını sormayıp da, tam referandum günü gelince, ölüm döşeğindeki insanların yakasına yapışacak, tedavüle sokacaksın...
-Mesela 18 yıl önceki 28 Şubat'ı her gün kaşıyacak, her gün kanatacak, her gün sevmediğin insanların üzerinde Demokles'in kılıcı gibi sallayacaksın...