Zehirlenmeden çıkabilmek
MADRİD'de gece yarısı... Türkiye’deki mutsuzluğumdan kaçmıştım, mutluluk beni burada yakaladı. * * * Can Dündar’ın konuşmasını dinliyorum.Şaşırmak istemiyordum, sağ olsun...
MADRİD'de gece yarısı...
Türkiye’deki mutsuzluğumdan kaçmıştım, mutluluk beni burada yakaladı.
* * *
Can Dündar’ın konuşmasını dinliyorum.
Şaşırmak istemiyordum, sağ olsun arkadaşım beni şaşırtmıyor. Ondan beklediğim şeyleri, yine odan beklediğim yaratıcılıkla söylüyor:
“Buraya girerken, nefret duygusuyla zehirlenmeden çıkmayı dilemiştik. Zehirlenmeden çıkıyoruz.”
Demek ki mücadeleye zehirlenmeden devam edecek...
* * *
Geçen pazar günü Dalton Trumbo’nun, kendisine yapılan onca haksızlık ve hayatından çalınan onca yıla rağmen yaptığı konuşmada nefreti değil sevgiyi anlatmasını, yaraların sarılmasından söz etmesini yazmıştım.
* * *
Can Dündar dün sabaha karşı hepimize şunu söyledi:
“Demokrasi mücadelesine devam etmek için nefret taşımak gerekmiyor.
Hatta öfkeli olmak bile gerekmiyor.
Hatta, gerçek bir demokrasi ve özgürlük mücadelesi vermek istiyorsak eğer...
Önce içimizdeki nefret ve öfkeyi atmayı öğrenmemiz gerekir...
Öğreniyoruz, öğreneceğiz...
Ve kazanacağız...”
* * *