Aşırı dış borç yükü
Dış borçlanma, ülkeye para veya mal olarak kaynak girmesi demektir. Eğer dış kaynak yatırım yapmak üzere, teknoloji, makine ve techizat ithal etmek için kullanılırsa, bir yük değil tersine kalkınmanın...
Dış borçlanma, ülkeye para veya mal olarak kaynak girmesi demektir. Eğer dış kaynak yatırım yapmak üzere, teknoloji, makine ve techizat ithal etmek için kullanılırsa, bir yük değil tersine kalkınmanın bir aracı olur. Bu yatırımlar Üretim artışı ve ihracat yoluyla, kendi borçlarını öderler. Ayrıca da içerde istihdam yaratılmış olur.
Dünyada genel olarak dış borçlar uzun vadelidir. Uzun vade geri ödeme veya dış borçların çevrilmesini kolaylaştırır. Uzun vadede milli para dengeye gelir. Düşük kur sorunundan dolayı ortaya çıkan riskler azalır.
Öte yandan dış borçlarda kamu veya özel ayırımı çok önemli değil. Söz gelimi bir siyasi iktidar özel sektörün dış borcundan bana ne diyemez, Çünkü:
İster özel sektör, ister kamu olsun; dış borç alındığında kaynak girişi olur, ekonomide canlanma olur, büyüme finanse edilmiş olur. Dış borçların geri ödenmesi halinde, net dış borç ödeyen bir ekonomide, dış borç mürettebatının GSYH' ya oranı büyüme oranından büyükse, yoksullaşma olur.
Dış borç yükünün millî gelire oranı, borç yükünü, borçların ekonomi açısından ağır olup olmadığını göstermez. Burada temel sorun dış borç ödeme kapasitesidir. Bu kapasiteyi de döviz kazanma potansiyeli gösterir. Çünkü ister devlet, ister özel sektör olsun, dış borçlar sonunda dövizle ödenecektir. Bunun içindir ki devlet veya özel sektör dış borcu değil, ülkenin dış borç stoku önemlidir.
Dış borçların ekonomik etkiler dışında ortaya çıkardığı riskler, ülke riskinin artması, yoksullaşma ve kırılganlık, gibi etkiler ortaya çıkarıyorsa, ''dış borç aşırı yükü'' var demektir.