Kıtlık dönemine giriyoruz

TÜİK, Ağustos ayında finansal yatırım araçlarının aylık ve yıllık reel getiri oranlarını açıkladı. TÜFE'ye göre, düzeltilmiş reel getiri oranı olarak en yüksek reel...

TÜİK, Ağustos ayında finansal yatırım araçlarının aylık ve yıllık reel getiri oranlarını açıkladı. TÜFE'ye göre, düzeltilmiş reel getiri oranı olarak en yüksek reel getiriyi,  aylık yüzde 13,62 ve yıllık  yüzde 52,89 reel getiri oranı ile altın sağladı.

Altının bu kadar yüksek oranda reel getiri sağlaması, aynı zamanda banknot paralara güven kalmadığını küreselleşmenin artık tersten kesmeye başladığını ve yeni bir Dünya parası gereğini ortaya koymuştur. Elbette altında da spekülasyon ve manipülasyon yapan ülkeler var. Ancak asıl mesele 1971 yılından beri doların  altınla olan bağının kopmasıdır. Bretton Woods'la getirilen bir dolar 35 ons altın sistemi 1971 yılına kadar devam etti. ABD, içinde bulunduğu ekonomik güçlükler nedeniyle 1971 yılında doların altın garantisini kaldırdı.

Son yıllarda Dolar ve diğer banknot paralara olan güven daha hızlı kayboldu. Merkez Bankaları başta olmak üzere alternatif rezerv ve saklama aracı olarak altın talebi arttı.

Öte yandan Türkiye özelinde Döviz tasarrufları ile ilgili piyasada spekülatif söylentiler var. Kambiyo işlemlerinden alınan komisyonun yüzde 1'e çıkarılmasın da döviz işlemlerine sınır getirilir mi şeklindeki endişeleri artırdı. Yastık altı altına talep arttı. Bu gibi endişeleri önlemek için hükümetin daha dikkatli uygulama yapması gerekir.

İkinci sırada Dolar ve Euro geliyor. Ağustos ayında dolar yüzde 5,23 ve Euro ise yüzde 8,98 oranında reel getiri sağladı. Aynı sıra ile yıllık yüzde 15,34 ve 22,75 reel getiri sağladılar.

 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hükümet ekonomiyi yönetemiyor 04 Şubat 2021 | 287 Okunma Faiz zor düzeltir çok kolay bozar! 03 Şubat 2021 | 538 Okunma İktidar kümesteki kazları yoluyor 02 Şubat 2021 | 625 Okunma Cari açık ülkeye kan kaybettirdi!.. 31 Ocak 2021 | 225 Okunma Gıda fiyatlarında iktidarın yanlışları 29 Ocak 2021 | 359 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar