Yapısal reformların adı var, kendisi yok
Ekonomide yanlış yapılanma var. Üretimde girdi olarak yüksek oranda ithal ara malı ve ham madde kullanmasından dolayı, ithalata bağımlı bir yapı oluştu. Bu yapı 2012 yılına kadar TL'nin aşırı...
Ekonomide yanlış yapılanma var. Üretimde girdi olarak yüksek oranda ithal ara malı ve ham madde kullanmasından dolayı, ithalata bağımlı bir yapı oluştu. Bu yapı 2012 yılına kadar TL'nin aşırı değerli olmasından ve neticede ithal malların daha ucuz olmasından kaynaklandı.
İthal girdinin ucuz olması, üretim maliyetlerini düşürüp, enflasyonu sıfıra indirmesi gerekirdi. Kaldı ki bütçe açıkları da düşüktü. Olmadı. Demek ki içeride de verimliliğin düşük olması, kaynakların popülist amaçlı olarak yanlış kullanılmış olması, Devlet çarkının ağır işlemesi, piyasada oligopol yapıların olması gibi nedenler de enflasyonun kronikleşmesine yol açtı.
AKP iktidarlarında ekonomi yönetimi her gün yapısal önlem dediği halde, bu dediklerimin hiç birisine el atılmadı. Demek ki yapısal reform dedikleri yalnızca algı oluşturmak üstüneymiş. Bugün de ekonomiden sorumlu bakan aynı şeyi söylüyor. Ancak bu yapısal reformların neler olduğunu ve ne zaman, hangi yolla hayata geçirileceğini söylemiyor.
Öte yandan Merkez Bankası ve Hükümet, 2006 yılı ocak ayından itibaren enflasyonla mücadele için, enflasyon hedeflemesine geçildiğini açıklamıştı.
Aslında MB, 2002 yılı başından itibaren 2005 sonuna kadar ''örtük enflasyon hedeflemesi'' uyguladı. 2006'dan itibaren açık enflasyon hedeflemesine geçti.
Hatırlatmakta yarar var; Enflasyon hedeflemesi, para politikası çerçevesinde belirlenen araçların, Merkez Bankası tarafından ilan edilen enflasyon hedefini gerçekleştirmek için kullanıldığı bir stratejidir.