Çözüm sürecinde ne becerildi?
Belirgin şekilde özneleşmiş iki tarafı olan toplumsal çatışmalarda ortak bir doğruya doğru yönlenebilmek, her iki tarafın da ‘doğru’ davranması, yani en azından demokrat zihniyeti ‘de’...
Belirgin şekilde özneleşmiş iki tarafı olan toplumsal çatışmalarda ortak bir doğruya doğru yönlenebilmek, her iki tarafın da ‘doğru’ davranması, yani en azından demokrat zihniyeti ‘de’ içeren bir tutum almasıyla mümkün. Aksi halde başarı tanımı meselenin çözümünü değil, bir tarafın pazarlık gücünün artmasını ifade ediyor ve bu durum çözüm getirmek bir yana çatışmayı daha da uzatıp derinleştirebiliyor. Öte yandan demokrat zihniyete yaklaşamayan vakalarda, bir tarafın başarısı hemen her zaman diğer tarafın başarısızlığına muhtaç kalıyor. Türkiye’de de böyle oldu. Haziran seçimlerine giderken Erdoğan’ın ve AK Parti’nin yanlış stratejisi HDP’yi başarılı kılmıştı. Seçim sonrasında PKK’nın ‘halk savaşı’ kararı ve ardından gelen hendek/barikat stratejisi de bugün hükümeti başarılı kılıyor. Ancak eğer ortaya çıkan potansiyeli olumlu ve yapıcı bir siyasetle beslemezseniz, bu tür başarılar geçici olmaya mahkum… İhtiyaç duyulan, gerçek bir çözüme yönelik siyasetin üretilmesi ise belirli ilkesel tutumların benimsenmesi ve sergilenmesini ima ediyor. Dünyanın diğer yörelerindeki çatışma çözümü deneyimlerinden taktik ithal etme imkanı yok… Ancak hangi alanda olursa olsun her türlü çatışmada geçerli olan, başarısı kanıtlanmış duruş ve tavırlar var. Demokrat zihniyetin çatışma durumlarına yaklaşımını temel alan bu literatüre baktığımızda AK Parti hükümetinin tam sekiz ilkede ‘doğru’ davranmış olduğunu görüyoruz.