Ekonomide eki tüfekle son kurşun
Dün sabah televizyonlar izleyicilerine mutlu bir haber sunmaktaydı. Dolar 3,35’e inmişti… Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun geçen haftaki ‘açıklanmayan’ kararlarını öngörenler belki de döviz satmaktaydı....
Dün sabah televizyonlar izleyicilerine mutlu bir haber sunmaktaydı. Dolar 3,35’e inmişti… Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun geçen haftaki ‘açıklanmayan’ kararlarını öngörenler belki de döviz satmaktaydı. Ancak öğlene doğru dolar 3.41 civarında dengelendi ve herkes Başbakan’ın açıklamasını beklemeye başladı.
Yıldırım, konuşmasına maalesef artık içi boşalmış iki cümle ile başlamak zorunda kaldı. Yani ‘reformlar kaldığı yerden’ sürecek ve ‘kamuda tasarruflara’ devam edilecekti. Oysa reformlar çoktan kesintiye uğramış durumda ve yeniden başlama gibi bir niyet de gözükmüyor. Ayrıca kamu her yıl artan oranda milli gelire el koymaya devam ediyor ve ortada bir tasarruf planının olduğunu söylemek zor. Dolayısıyla bu iki cümle hükümetin ‘ne yapılması gerektiğini’ bildiğini ancak şu veya bu nedenle yapmak istemediğini ya da yapamadığını kanıtlamaktan başka işe yaramadı.
***
Ardından Başbakan reel sektörün sıkıntılarını hafifletmek üzere 250 milyarlık yeni kredi hacmi üretildiğini müjdeledi. Hazine kefaleti ile ‘garanti fonu’ yaratılıyor ve KOBİ’lerin kullanımına sunuluyordu. Parası ise 2017 bütçesinden ‘bazı kaydırmalar yapılarak’ sağlanacaktı. Yani ortada yeni bir kaynak yoktu. Planlanan harcama yapısında değişikliğe gidiliyor ve başka harcamaların yapılmaması sayesinde böyle bir fon yaratılıyordu. Hangi harcamalardan feragat edildiği ise söylenmedi…