Ekonomide memnuniyetsizlik artıyor
Haklı olarak herkes referandumun muhtemel sonucu ile ilgileniyor ve Türkiye öngörülerini söz konusu iki ihtimal üzerinden üretiyor. Ancak referandumda ne çıkarsa çıksın değişmeyecek ve çözümü bu...
Haklı olarak herkes referandumun muhtemel sonucu ile ilgileniyor ve Türkiye öngörülerini söz konusu iki ihtimal üzerinden üretiyor. Ancak referandumda ne çıkarsa çıksın değişmeyecek ve çözümü bu oylamaya bağlı olmayan yapısal sorunlarımız var. Türkiye’nin ne tür bir geleceğe sahip olacağı, söz konusu sorunların öncelikle anlaşılıp değerlendirilmesini gerektiriyor. Bunların başta gelenlerinden biri ekonomi… Saha çalışmalarında ekonomiye ilişkin cevapların kimlik ve siyaset ile açık bir bağı olsa da, bu alanın kişi ayırt etmeyen özellikleri var. O nedenle ciddiye almamız gereken bir toplumsal mesele ile karşı karşıya olduğumuzu ve bunun sadece yönetim sisteminin değişimi ile çözülemeyeceğini görmemiz lazım.
***
Metropoll şirketinin ocak ayı araştırması, konuyla ilgili herkes için son derece uyarıcı bulgulara sahip. Türkiye ekonomisinin genel gidişatı ile ilgili olarak görüşmecilerin yüzde 35,7’si iyiye, yüzde 45,8’i kötüye gidildiğini beyan ediyor. Son bir yıl içinde ailedeki refah düzeyinin iyileştiğini söyleyenler sadece yüzde 19,3 iken, kötüleşti diyenler yüzde 57,1. Ekonominin nasıl yönetildiği sorusuna olumlu yanıt verenler yüzde 33. Tersi yönde görüş bildirenler ise 54,2. Önümüzdeki bir yıl içinde beklenen değişim açısından da benzer oranlar mevcut. İyileşecek diyen yüzde 32,1’e karşı kötüleşme bekleyen yüzde 49,8… Nihayet ekonominin gidişatından kim sorumlu diye sorulduğunda görüşmecilerin yüzde 47,8’i hükümeti işaret ediyor. Buna karşılık ‘dış mihraklar’, ‘FETÖ’ ve ‘dünya ekonomisi’ şıklarına verilen cevapların toplamı 37,6’da kalmakta.