Eski ve yeni arasında AKP’nin yolu
AKP’nin tarihsel misyonu en basit haliyle dışlanmışların kamusal alanın parçası olmasını sağlamasıydı. Bu aynı zamanda rejimin demokratikleşmesini, çeperin merkezi yeniden inşa etme...
AKP’nin tarihsel misyonu en basit haliyle dışlanmışların kamusal alanın parçası olmasını sağlamasıydı. Bu aynı zamanda rejimin demokratikleşmesini, çeperin merkezi yeniden inşa etme araçlarına ulaşmasını ifade etti. Söz konusu değişim ‘yeni’ bir Türkiye yaratmak üzere ideolojik ve psikolojik eşiğin geçilmesi demekti. Ancak ‘rejim’ belirli bir zihniyetin korunaklı yapısı içinde şekillendiği ölçüde, tarihsel bir momentteki şu veya bu siyasi iradenin gücüyle bir anda buharlaşmıyor. Koalisyonlar ve sentezler yaratarak hayatiyetini idame ettiriyor. Öte yandan ‘yeni’ olana hamle ‘eskiden’ uzaklaşılabileceği duygusunu verse de, toplumun buna cesaret göstermesi varlığına ilişkin tehditlerin olmamasını gerektiriyor. Dolayısıyla ‘eskinin’ taraftarları böyle bir tehdidi beslemeyi bir ‘strateji’ haline getiriyorlar. Korunma ve savunma dürtüsünün ‘yeniyi’ durdurmasa da ‘eskiye’ benzeteceğini öngörüyorlar.